Transta, geçmişime açılan bir kapıya yaklaştım, ama kapı kilitliydi. | Open Subtitles | في الغيبوبة، اقتربت من باب ماضيي، ولكن الباب كان مغلق. |
Her zamanki gibi işe gitmiştim ama kapı kilitliydi ve küçük bir not asılıydı. | Open Subtitles | حيث ذهبت الى عملى كالمعتاد ولكن الباب كان مغلقا وكان موصدا وعليه ورق مقوى |
İçeri sızıp onu görmek istemiştim ama kapı kilitliydi. | Open Subtitles | ولقد حاولت التسلل لرؤيته ولكن الباب كان مقفلا |
ama kapı pat diye açıldı ve sınıf arkadaşlarım direkt olarak kasık bölgeme doğru baktılar. | Open Subtitles | ولكن الباب تأرجح للفتح وكان زملائي ينظرون بقوة التركيز على فخذي |
Bayan, bekleyin dedi ama kapı açıldı ve Bay Kettering içeri girdi. | Open Subtitles | ولكن الباب فُتح وكان السيد كيترينج |
Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama kapı açıktı. | Open Subtitles | أعتذر عن إزعاجكم ولكن الباب كان مفتوحاً |
Evet ama kapı açıktı ben de düşündüm ki... | Open Subtitles | أجل . ولكن الباب كان مفتوحاً لذلك أفترضتُ ... |
ama kapı da açıktı. | Open Subtitles | ولكن الباب كان مفتوح |
Zili çaldım ama kapı açıktı ben de içeri girdim. | Open Subtitles | "قرعتُ الجرص ولكن الباب كان غير مقفل" |
Beni yakalamıştı! ama kapı ... | Open Subtitles | امسكت بي ، ولكن الباب |