-Yapmam gereken çok büyük bir iş anlaşması var ve artık sizin komik şüphelerinin dinleyemem. | Open Subtitles | لدي كمية أعمال كبيرة ولم أعد أنغمس في شكوكك |
Yaşadığım yerde yüzme havuzu var ve artık bir oda arkadaşım yok. | Open Subtitles | اسمعوا، هناك حمام سباحة حيث أسكن ولم أعد أملك رفيقة بالسكن |
Bana sürekli dokunuyor ve artık buna dayanamıyorum. | Open Subtitles | إنه يستمرّ في التحرّش بي ولم أعد أتحمل المزيد |
...Ben de artık kocan olmamayı seçiyorum. | Open Subtitles | ولم أعد أرغب بالبقاء كزوجكِ بعد الآن |
Saat yedi gibi çıktım ve gece yarısını geçene kadar eve dönmedim. | Open Subtitles | غادرت عند حوالي السابعة ولم أعد حتى وقت متأخر من بعد منتصف الليل |
Lakin arkadaşlarım oldu. ve artık yalnız değildim! | Open Subtitles | ولكن أصبح لدي الان العديد من الاصدقاء ولم أعد وحيدا |
Ölmüş ve artık çalamıyor olmam zaten yeterince kötüydü Ama sonra Brandon'ı bir sonraki denemesine kadar takip ettim ve sonra seslerdeki o bozulmaları gördüm | Open Subtitles | كان الوضع سيئاً بأنني مت ولم أعد أستطيع العزف |
Ne olursa olsun bebeğin hayatının bir parçası olmak istiyor ve artık ne isteyip istemediğimden emin değilim. | Open Subtitles | يريد أن يكون جزءاً من حياة الطفل مهما حدث ولم أعد أعرف ماذا أفعل |
Talep ettiğin şeyi sana verdim ve artık sana mecbur değilim. | Open Subtitles | لقد نفذت ما طلبته ولم أعد مُرتبطة بك بعد الآن |
..ve artık bir yazar değilim, şirket reklamı için çalışan eski bir yazarım. | Open Subtitles | ولم أعد كاتبة بعد الآن، بل أعمل تحت محررة تكتب للدعاية |
..ve artık bir yazar değilim. Şirket reklamlarında çalışan eski bir yazarım. | Open Subtitles | ولم أعد كاتبة بعد الآن، بل أعمل تحت محررة تكتب للدعاية |
Uzun zaman önceydi. ve artık o eski kral değilim. | Open Subtitles | هذا كان منذ زمن بعيد ولم أعد كالملك الذي كنته سابقا |
Gerçekten iyiydi ve artık üzgün değildim. | Open Subtitles | كان رائع حقاً. ولم أعد أشعر بالحزن أبداً. |
Fakat şimdi hastayım ve artık orda olmayacağım. | Open Subtitles | وبعدها مرضتُ ولم أعد موجودة من حينها. |
CLINTON, MARYLAND İki çocuğum var, ve artık onların evden çıkmalarını bile istemiyorum. | Open Subtitles | ـ كلينتون ، ميريلاند ـ إن لدي طفلان ، ولم أعد حتي راغبة في * ترك المنزل بعد الآن |
ve artık bunu yapmıyorum. Zamanında yapmıştım. | Open Subtitles | ولم أعد أفعل ذلك، قضيتُ محكوميّتي |
Yaptığın şey korkunçtu, ve artık sana güvenemem. | Open Subtitles | ما فعلتيه فظيع ولم أعد أستطيع أن أثق بك |
Sen asla annem olmadın. Ben de artık oğlun değilim. | Open Subtitles | -لم تكوني أمّي قطّ، ولم أعد ابنكِ |
Ben de artık garsonluk yapmazdım. | Open Subtitles | ولم أعد نادلة |
Ben de artık M'gann'dan bahsetmiyorum. | Open Subtitles | (ولم أعد أتحدث عن (ماجان |
Sonra konuşmayı bıraktım. Asla okula geri dönmedim. | Open Subtitles | وبعدها توقفت عن التحدث ولم أعد أذهب للمدرسة |