ويكيبيديا

    "وليس لي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ben değil
        
    • bana değil
        
    • benim değil
        
    • benim için değil
        
    Jie, Bunu düşünmesi gereken sensin ben değil. Open Subtitles جي , فمن أنت الذي ينبغي أن ينظر , وليس لي.
    Burada olmamızın sebebi biziz ben değil. Open Subtitles الفضل في بقائنا يعود لنا جميعاً، وليس لي وحدي
    Eğer minnettarlığını göstermek istiyorsan bana değil Goo Jae Hee'ye göstermelisin. Open Subtitles اذا كنت تريد التعبير عن امتنانك , عبره لـ جو جاي هيي وليس لي
    Bağlılığının bana değil de ona olmasını anlıyorum yani. Open Subtitles لذلك أنا أفهم أن الولاء الخاص من الواضح له، وليس لي.
    Bir daha ailemin yakınına gelirsen senin çelenge ihtiyacın olacak, benim değil. Open Subtitles أنت تقترب من عائلتي مرة أخرى، سوف تحتاج إلى اكليلا من الزهور، وليس لي.
    Astra'yı benim değil de senin öldürdüğüne inanmasına izin verdiğim zaman karar verdim buna. Open Subtitles عندما قررت السماح لها نؤمن أنك قتل أسترا وليس لي.
    - Devasal, ve sırf benim için değil. Open Subtitles بل ضخم وليس لي وحدي رغم موافقتها عليه
    Onunla tekrar yatarsan evrakları sen doldurursun, ben değil. Open Subtitles تقفز مرة أخرى في كيس معه، كنت ايداع الأوراق، وليس لي.
    O senden güçlerini almaya çalıştı, ben değil. Open Subtitles حاول أن تأخذ الصلاحيات الخاصة بك منك، وليس لي.
    O adama şantaj yapan salaklar sizdiniz, ben değil! Open Subtitles كان يا رفاق البلهاء الذين كانوا ابتزاز له، وليس لي!
    - Hemingway diyor, ben değil. Open Subtitles ما هو جميل. حسنا، فمن همنغواي، وليس لي.
    Hayalperest olan babandı, ben değil. Open Subtitles كان والدك رؤية حقيقية، وليس لي.
    John, sen kahraman doktorsun. Polisler sana geldi, bana değil. Open Subtitles جون" أنت الطبيب البطل و" الشرطة أتت إليك وليس لي
    Bu yüzden, sadakatinin tabi ki ona bağlı olduğunu biliyorum, bana değil. Open Subtitles لذلك أنا أفهم أن الولاء الخاص من الواضح له، وليس لي.
    En son büyük bir karar vermen gerektiğinde bana değil ona gitmiştin. Open Subtitles واعلم ايضا ان اخر مرة كان لديك قرارا ضخما لاتخاذه, ذهبت لها وليس لي
    olan türden bir şeydi, bana değil. TED يحدث لأشخاص آخرين، وليس لي ، بالتأكيد.
    Eğer merak ediyorsanız söyleyeyim, onun mirası halama gidiyor, bana değil. Open Subtitles في حال أنك تتسائل .. لو حدث لـ " ديفد " شيء ستذهب أموالها لها وليس لي
    Ne olduğunu bilemiyorum ama şu kadarını söyleyeyim bu Phil'lin kaybı benim değil. Open Subtitles أستطيع أن أبوس]؛ ر تخيل ما هو عليه ولكن هذا هو فيل وتضمينه في الخسارة وليس لي
    Brandon Sydney'in eski erkek arkadaşı, benim değil. Open Subtitles براندون هو الصديق السابق لسيدني وليس لي
    20 milyon dolarlık bir anlaşmadan bahsediyoruz ve anlaşma, benim değil. Open Subtitles وتبلغ قيمة عملية .mal بمبلغ 20 مليون $ وليس لي
    Tüm bunlar onun yaptıkları yüzünden, Barry, benim değil. Open Subtitles هذا بسبب ما فعله، باري، وليس لي.
    - Herkes için elinden geleni yaptı o. - Kendisi için yapmıştır belki, ama benim için değil. Open Subtitles لقد فعل الأفضل لنا جميعاً - ربما يكون الأفضل بالنسبة له وليس لي -

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد