Aranızdan biri benimle Quenns'e gelip babamın cam kapısını onarmama yardım eder mi? | Open Subtitles | هل تريدان القدوم ومساعدتي في تصليح باب أبي السلكي في كوينز؟ |
Belki sende gelip külot seçmeme yardım edersin. | Open Subtitles | ربما يمكنك القدوم ومساعدتي في اختيار بعض الملابس الداخلية |
Aşağıya inip bunun ne olduğunu anlamamda yardım eder misin lütfen? | Open Subtitles | هل يإمكانك القدوم هنا ومساعدتي في فهم هذا لو سمحتِ |
Aşağı gelip bunu çözmeme yardım eder misin? | Open Subtitles | هل يإمكانك القدوم هنا ومساعدتي في فهم هذا لو سمحتِ ؟ عفواً ؟ |
Büyükannmein yerine idare ettiğin için ve ve yerini doldurup yardım ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لأنك توقفتي عند بيت جدتي ومساعدتي في حمل جميع مقتنياتها |
Kayda alınacak bir görüşmeyle, bilgilerimi gözden geçirmeme yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يمكنكَ قول الصراحة ومساعدتي في استيعاب الحقائق |
Biraz daha buralarda takılsana, bu şeyleri boşaltmam yardım edersin. | Open Subtitles | يجدر بك البقاء أطول قليلاً ومساعدتي في بيع الأشياء |
Sen de bunlar evdeyken gelip bana yardım edebilirsin. | Open Subtitles | الآن حرّي بك العودة للمنزل ومساعدتي في ذلك |
Dolaptan koşu malzemelerini al da toplanmama yardım et. | Open Subtitles | الاستيلاء على بعض العتاد ينفد من خزانة ومساعدتي في حزمة. |
Eğer gerçekten yardım etmek istersen, yarın su arıtma sistemini takabilirsin. | Open Subtitles | إذا أردت حقاً المساعدة، يمكنك القدوم ومساعدتي في تركيب نظام تنقية المياه معي يوم غد. |
Bu gece bana gelip toplanmama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | ربما نستطيع العودة إلى المنزل هذه الليلة ومساعدتي في حزمة. |
İkiniz de çenenizi kapatıp bana yardım etseniz? | Open Subtitles | أيمكنكما أنتما الإثنان الصمت ومساعدتي في النزول ؟ |
- Bekleyemeyiz.Çantalarımı taşımama yardım eder misin? | Open Subtitles | -أيمكنك الانتظار ومساعدتي في حمل حقائبي؟ |
Odaklanıp o köpeği bulmama yardım etmelisin. | Open Subtitles | عليك التركيز ومساعدتي في إيجاد الكلب |
Rachel, belki üst kata gelip anlamama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | (رايتشل)، ربما تودّين الصعود معي إلى الأعلى ومساعدتي في حلّها |
-Yada burada kalıp Gwen'i tehlikede olduğuna inandırmama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | أو يمكنكِ البقاء هنا ومساعدتي في إقناع (غوين) بأنها في خطر. |
Ben de tam Thea'yla bazı şeyler için yardım edip edemeyeceğini konuşuyordum. | Open Subtitles | كنت أدعو (ثيا) لزيارتي ومساعدتي في بعض الأمور. |
Matty'i burdan çıkarmama yardım eder misin? | Open Subtitles | ومساعدتي في التخلص من (ماتي)؟ |