ويكيبيديا

    "ومشيت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yürüdüm
        
    • yürümeye
        
    • yürürken
        
    • koklamadığım
        
    Onu dışarı çıkardım, ayakkabılarımı çıkardım, mescide yürüdüm ve gördüğüm şey beni durdurdu. TED أخرجته خارج السيارة، خلعت حذائي ومشيت إلى مكان الصلاة في المسجد وما رأيته جعلني أتوقف.
    Ve ben doktora gitmek için tüm sabah yaklaşık 16 km, belki daha fazla yürüdüm. TED ومشيت 10 ميلا أو نحو ذلك , طوال الصّباح , للوصول إلى هناك , للطبيب.
    ..ve her zamanki gibi eve yürüdüm.. ..son derede ağırbaşlı ve de kanatsız.. ..kanatsız. Open Subtitles ومشيت للمنزل كالعادة بهدوء وبدون أي سعادة على الإطلاق
    Sonra çekirge gibi zıpladım, parmak uçlarımda yürümeye başladım ve insanları kurabiye yerken uzaktan seyretmeye başladım. Open Subtitles لذلك كنت اقفز مثل الجراد ومشيت على رؤوس اصابعي وكنت اشاهد الجميع وهم يأكلون كعكهم
    Bahçeden dışarı yürürken, yere baktım,...ve oradaydı. Open Subtitles ومشيت في الساحة و نظرت إلى الأسفل، وإذا بي أجدها هناك
    Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek sokaklarda dolaştım. Sonra birden Prytania Sokağında... Open Subtitles ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى حتى وصلت الى شارع بريتانيا
    Kuleden kaçıp kalabalığın arasına karışarak gözden kayboldum... ve ayakları yorulana kadar yürüdüm. Open Subtitles لقد ركضت من البرج اختفيت في الزحام ومشيت حتى خارت قدماي
    Uyandığımda, arabalarına binip gitmişlerdi ben de buraya kadar yürüdüm." Open Subtitles عندما استعدت وعيي كانوا قد اختفوا بسياراتهم نهضت ومشيت إلى الداخل
    Kor kömürün üstünde yürüdüm Demin yürüdüm. Open Subtitles لقد فعلتها ومشيت على الفحم, لقد فعلتها فقط
    Hayır, Charlie, gecenin köründe kalktım ve elimde lazımlıkla koridorda yürüdüm. Open Subtitles كلا،لقد أستيقظت في منتصف الليل، ومشيت طوال الطريق وهي معي
    Gittiğim her yolda, her caddede perdeleri indirdim ve öylece yürüdüm. Open Subtitles في كل طريق أسافر في كل شارع . لقد أسقطت أحجبتي ومشيت بحرية
    Mağazadaydım ve bir sepet meyve sebze alıp, mağazanın ön tarafındaki kasaya doğru yürüdüm. Open Subtitles كنت في المتجر أنتقي سلة فاكهة وخضروات ومشيت إلى آلة تسجيل المدفوعات عند واجهة المتجر.
    Kayalıklara doğru yürüdüm... çünkü hiçbir yerde tuvalet yoktu. Open Subtitles ومشيت إلى حافة الهاوية لأنه ليس عندهم حمّامات هناك
    Kalktım, evden çıktım ve donmuş gölün üzerinde yürüdüm. Open Subtitles استيقظت من النوم وغادرت البيت ومشيت على جليد البُحيرة.
    Kameramı kaptım ve kanyonda yürüdüm. TED وأمسكت بكاميرتي، ومشيت خلال الأخاديد.
    Giyinmiştik ve ben otobüs durağına doğru yürüdüm. Open Subtitles ثم لبسنا ومشيت معها الى محطة الأتوبيس
    Arkamı dönüp ters yöne yürümeye başladım... Open Subtitles ولذا استدرت, ومشيت ..في الاتجاه المعاكس
    ..ve istasyon yönünde yürümeye başladım. Open Subtitles ومشيت بإتجاه المحطة
    yürürken Charlotte'u yıllardır bu kadar mutlu görmediğimi fark ettim. Open Subtitles ومشيت بعيدا، أدركت كنت hadn وأبوس]؛ ر ينظر شارلوت أن السعادة في السنوات
    Sokakta yürürken, herkes bana bakıyordu. Open Subtitles ومشيت في الشوارع وكان الجميع ينظرون الى
    Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek sokaklarda dolaştım. Open Subtitles ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد