Benim görevim de size herkesin kıskançlıktan çatlayacağı o kar tanesini vermek. | Open Subtitles | ومهمتي هي إعطاكم ندفة الثلج تلك التي ستجعل الجميع يمت من الغيرة |
- Hayır göreve gideceğiz ve benim görevim de senin güvenliğini sağlamak ki görevi devam ettirebilelim. | Open Subtitles | -كلا نحن ذاهبون في مهمة ومهمتي أن أبقيك في أمان لكي نستطيع إنجاز المهمات |
O 16 yaşında. Benim görevim de bir kızı hamile bırakmadığından ya da sarhoş araba kullanmadığından emin olmak. | Open Subtitles | .إنة في الـ16 ومهمتي هي أن أحرص |
Bazı çok güçlü insanlar raharsız ettin ve benim görevim seni korumak. | Open Subtitles | لقد اغضبت بعض الاشخاص المتنفذين ومهمتي ابقاءك حية |
Benim görevim seni bunun için hazırlamak fakat sonuncu aşama, senin yolcuğuna kalmış. | Open Subtitles | ومهمتي هي إعدادك لهذا الأمر ولكن هناك خطوة أخيرة في رحلتك |
benim işim de, bu şehirde çalışan herkesin minnettarlığını gösterdiğinden emin olmak. | Open Subtitles | ومهمتي أن أجعل كل شخص يعمل في هذه المدينة أن يظهر احترامه |
Ben bir paleoantropolojistim ve benim işim insanın doğadaki yerini ve bizi neyin insan yaptığını tanımlamaktır. | TED | أنا عالم حفريات أنثروبولوجي، ومهمتي هي التعرف على مكان البشر في الطبيعة وإستكشاف ما يجعلنا بشراً، |
Bence ağzında bir bakla var ve çıkarmak istemiyorsun ve benim işim onu çıkarmak. | Open Subtitles | أظن أن لديك الكثير من الأسرار ومغلق عليها هنا ومهمتي هي إستخراجهن |
benim işim bu gurubu korumak. | Open Subtitles | ومهمتي أن أقوم بحماية الفرقة وهذا ما قمتُ بفعله |