Yüksek ateş ve kanama durmayacak. Bir şeyler yapmalıyız. | Open Subtitles | حرارته مرتفعة ونزيف عينيه لا يتوقف , يجـــب أن نفعــــل شـــــــيء |
Gastroinstestinal kanama, deride yaralar, ağız ve burunda kanamalar ortaya çıkacak. | Open Subtitles | ستبدأ في النزيف المعوى تقشر الجلد ونزيف من الانف والفم |
Dağılmış çene kemiği çökmüş kafa tası ve kafatası içi kanama sayesinde .....ona ne ile vurulduğunu anlayabiliriz. | Open Subtitles | مع فك سفلي مبعثر وكسور جمجمة مضغوط ونزيف داخل قشرة الدماغ |
- Onu hemen ameliyata alıyoruz. Akciğeri delinmiş, iç kanaması var. | Open Subtitles | سنأخذه إلى الجراحة الآن، لقد عانى من رئة مثقوبة ونزيف داخليّ |
Karnında büyük bir morluk var. Kafatasındaki çatlak yüzünden de... - ...beyin kanaması geçirmiş. | Open Subtitles | جروح بالغة في البطن ونزيف دموي جراء كسر في الجمجمة |
Bacağının birçok yeri kırık, kafa travması geçiriyor... muhtemelen ciğerleri çökmüş, kaburgaları kırılmış... ve ciddi miktarda iç kanaması var. | Open Subtitles | بها عدة كسور بالساقين وبعض الكدمات ممكن ان يكون بها انهيار بالرئه وانكسار بالاضلاع ونزيف داخلي |
Daha sonra mide salgı bezleri ve bağırsak dokusunda hücre ölümü nedeniyle, şiddetli ishal, iç kanama ve su kaybı. | Open Subtitles | بعد ذلك يصحبه موت الخلايا في الأمعاء و النسيج المعوي إسهال كبير , ونزيف معوى , وفقدان بالمياه |
Düşük immunoglobulin seviyesi artı kalp yetmezliği, artı akciğerlerinde sıvı artı iç kanama, eşittir amiloidoz. | Open Subtitles | مع فشل قلبي وسائل في الرئتين ونزيف داخلي يعني الداء النشواني |
Fetal yavaşlama ve şimdi de kanama. | Open Subtitles | لدينا هبوط في نبضات قلب الجنين ونزيف شديد |
Babanın burnunun kenarlarında morluklar bulunuyordu. Üst dudakta kanama vardı. | Open Subtitles | والدك لديه آثار زرقاء على أطراف أنفه ونزيف على الشفه العليا |
Döndükten sonraki ilk haftam ve nevropatı, pıhtılaşma bozukluğu miyeloz, iç kanama, böbrek yetmezliğine bakıyorum. | Open Subtitles | وأنا ننظر إلى الاعتلال العصبي، أمراض تجلط الدم، النقويات ونزيف داخلي، والفشل الكلوي. |
Ağır iç kanama boğulmasına yol açmış. | Open Subtitles | ونزيف داخلي شديد بسبب تعرضّها للخنق |
Aşırı kullanımı, geniş çaplı iç kanama ve beyin kanamasına yol açar. | Open Subtitles | جرعة زائدة قد تتسبب في نزيف داخلي حاد... ونزيف في المخ. |
Fakat kafa travması sürüyordu kafatasında kanama ve ödem oluştuğuna dair işaretler vardı. | Open Subtitles | ولكن قد تبين وجود ورم بدماغه ونزيف |
İyiye gidiyor fakat kalçasında kırığı ve bir kaç kanaması var. | Open Subtitles | انها تتحسن لكن لديها كسر في الحوض ونزيف طفيف |
Nefes borusundaki deniz bitleri, morarma, burun kanaması hepsi, boğulma sonucu ölümü gösteriyor. | Open Subtitles | قمل البحر في مريئه، الزرقان ونزيف أنفي كلها تشير إلى الموت غرقاً |
Rüptüre avm*, beyin kanaması, | Open Subtitles | لديه تمزق في الخلايا, ونزيف داخلي بالدماغ, |
Terli eller, burun kanaması, umarım çok geç kalmamışızdır. | Open Subtitles | يدان باردة، ونزيف من الأنف. آمل أننا لمْ نتأخّر فحسب. |
Hasta bir kadın. Kafasına şiddetli bir darbe almış. Ağır bir iç kanaması vardı. | Open Subtitles | مريضة أصيبت بجرح غائر في الرأس ونزيف داخليّ هائل وكسور عظمية متعددة. |
Sağ tarafında kötü bir kanaması var! | Open Subtitles | وحصلت ونزيف سيئة على الجانب الأيمن. |
Perikardiyal tümör, 3. derece beyin kanaması. | Open Subtitles | ورم تاموري ونزيف من الدرجة 3. |