Dün akşam hepimiz 7'den önce yattık, ...ve harika hissediyoruz. | Open Subtitles | ليلة امس, ذهبنا للنوم جميعا قبل الساعة السابعة, ونشعر بالروعة |
Kendi kendimizi bu kargaşaya soktuk. Ve hissediyoruz ki | TED | شوشنا على أنفسنا بكل هذا. ونشعر كما لو أنه علينا الإتجاه |
Tüm yeni orta-sınıf hayal kırıklıklarımızı ve hüsranlarımızı bir kenara bırakıp milyonermişiz gibi hissediyoruz. | TED | ننسى الإحباط المصاحب لنا كوننا من الطبقة الوسطى وخيبات الأمل، ونشعر كما لو أننا من أصحاب الملايين. |
Yani şunu kabul etmiş oluyoruz şu an düşündüğümüz, hissettiğimiz, söylediğimiz her şey 5 yıl sonra sadece utanç verici olacak. | Open Subtitles | لو تقبلنا الفكرة .. فهذا يعني كل ما نفكر فيه ، ونشعر به ونقوله الآن ، بعد خمس سنوات سيكون .. |
Ama daha önemlisi, bir insanın tüm yaradılışla olan bağlantısını anlamaktır, insanın yaradılışın bir parçası olduğunu anlamaktır, gördüğümüz, duyduğumuz, hissettiğimiz herşeyin altında yatan birlik duygusunu anlamaktır. | TED | بل واكثر من هذا انه يعني ان نستوعب صلتنا مع كل الخلائق وان نستوعب اننا جزء منهم وان هنالك رابطة تجمعنا جميعا , فجميعنا نرى ونسمع ونشعر |
Beynimizin yaktığı elektriksel dürtüler: Düşündüğümüz, hissettiğimiz, yaptığımız her şey. | Open Subtitles | كل ما نحس به ونشعر بة ، جميعها إشارات كهربائية من المخ |
Ona dokunuyoruz, onu hissediyoruz ve hangi özelliklerden yoksun olduğunu tanımlayabilmek için onu tadıyoruz. | TED | نلسمها ونشعر بها بل حتى نتذوقها لنتعرف على ما تفتقده من خصائص. |
Çoğu insanın yardım isterken kaybettiği itibarı ve hakları tekrar elde etmelerine yapay zekanın yardım edeceğini hissediyoruz. | TED | ونشعر أن الذكاء الاصطناعي يمكنهم من استعادة حقوقهم وكرامتهم التي يفقدها الكثيرون عندما يطلبون المساعدة. |
Siz bize onca para ödediniz,siz parasızken kötü hissediyoruz. | Open Subtitles | أنت دفعت الكثير من الأموال لنا ونشعر بالذنب لأنك الآن مفلس |
Diğerleri bu konuda konuşmak istemiyorlar, çünkü korkuyorlar. Ama hepimiz bunu biliyoruz. Hepimiz hissediyoruz. | Open Subtitles | لا يريد الٓاخرون التكلم لٔانه يخيفهم لكننا نعرف ذلك ونشعر به |
Evde, bu enerjiyi ışık olarak görüyoruz ısı olarak hissediyoruz. | Open Subtitles | هناك في الوطن نرى تلك الطاقة على شكل ضوء ونشعر بها كحرارة |
Çoğumuz korkunç bir gerginlik hissediyoruz ve bacaklarımız titriyor. | Open Subtitles | أغلبنا قَلِقٌ جدا ونشعر وكأن أقدامنا موخزة |
Kendimizi farklı hissediyoruz. | TED | ونشعر باختلاف انفسنا. إنه حقا شيء غريب |
Belki ilişkilerimizin çoğunun sonuçlanmadığını düşünüyoruzdur. Ve bu yüzden yarım kalmış hissediyoruz. | TED | ربما نشعر ان معظم علاقاتنا لم " تُختم بعد " - تُغلق - ونشعر اننا لم ننتهي بعد |
Buranın çok çabuk kontrolden çıkabileceğini hissediyoruz. | Open Subtitles | ونشعر ان هذا سيخرج عن سيطرتنا بسرعه |
Düşündüğümüz, hissettiğimiz ve korktuğumuz her şeyi geri yansıtır. | Open Subtitles | انه فقط يَعكس كُل شيء نَعتقده ونشعر به ونَخافه |
Bizler söylediğimiz, yaptığımız ve hissettiğimiz her şeyin bir bütünüyüz ve bu benzersiz bütün, sürekli olarak yenileniyor ve hatırlanıyor. | Open Subtitles | ما نحن عليه هو نتاج لكل شيء نقوله ونفعله ونشعر به، جميعهم ملتف في خيط واحد فريد من نوعه حيث يتم تعديله وتذكره. |
Burası düşündüğümüz, hissettiğimiz, gördüğümüz, arzuladığımız | TED | هنا حيث نفكر ونشعر ونرى ونسمع ونشتهي ... |