ve bu insanlar, eğer A.B.D. 'de olsalardı, bu odada olabilirlerdi. | TED | وهؤلاء الأشخاص أعني لو كانوا في الولايات المتحدة ربما يكونون موجودين هنا في هذه الغرفة |
Planı bilmesi gerek ve bu insanlar senin yardımcın olabilirler. | Open Subtitles | يجب عليه معرفة الخطة وهؤلاء الأشخاص قد يكونوا مراسليك |
Ama malesef bir grup insan var ki nerdeyse hiç sistematik geribildirim almıyor ve işlerini daha iyi yapabilmeleri için onlara yardımcı olacak kimse yok. ve bu insanlar dünyadaki en önemli işlerden birine sahipler. | TED | ولكن للأسف، هناك مجموعة من الأشخاص ليس لديهم تقييم ذاتي ممنهج ليساعدهم على القيام بعملهم على أكمل وجه، وهؤلاء الأشخاص يقومون بواحدة من أهم الوظائف في العالم. |
Bazıları ise kendilerini acıdan uzaklaştırmak için işlerini kullanırlar. ve işlerini acı çekerken, acı çekmedikleri zamana göre daha hızlı ve daha iyi yaparlar. | TED | والبعض اللآخر يستغلون المهام لتلهيهم عن الألم وهؤلاء الأشخاص بالفعل يؤدون المهمة بشكل أسرع و أفضل عندما يكونون تحت تأثير الألم أكثر من عدم وجوده |