Kulağımdan alıp ayağıma koydular. | Open Subtitles | عليكِ أن ترفعي صوتك عزيزتي لقد أخذوا جزء من اذني ووضعوها في قدمي |
Sonra da saçımdan bir tutam koparıp çantaya koydular. | Open Subtitles | وبعدها قاموا بإنتزاع خصلٌ من شعري ووضعوها في حقيبة |
Bazıları mücevherlerini haçlarını, dini sembollerini çıkardı ve nehirden aşağı gönd.erdiğimiz yüzen botlara koydular Böylece gece yerlerine ulaşacaklardı. | TED | حتى أن بعض الناس خلعوا مجوهراتهم، وصلبانهم وأشيائهم الدينية الصغيرة ووضعوها في هذه الكرات العائمة التي أرسلناها أسفل الأنهار حتى يمكن التقاطها في الليل. |
Buranın güneyinde bir çalışma kampına koydular. | Open Subtitles | ووضعوها في مخيم عمل الى الجنوب من هنا |
Tezgâhtar nasıl süt istediğimi sordu çocuklar nane şekerlerini açıp ağızlarına koydular. | Open Subtitles | سألني الموضف عن نوع الحليب... فتح الأطفال حلوى النعناع الملفوفة... ووضعوها في أفواههم. |