ويكيبيديا

    "ويدفع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ödüyor
        
    • ödeme
        
    • öder
        
    • ödeyen
        
    • ödeyecek
        
    • para mı veriyor
        
    Bir fahişeyle tanışıyor ve yanında kalması için ona bir tomar para ödüyor, Open Subtitles ومن ثم يقابل عاهرة ويدفع لها حفنة من المال للبقاء معه
    O gün bir hemşire ödüyor, ancak o gece onun yanında oturmak zorundadır. Open Subtitles ويدفع لممرضة خلال النهار لكن يجالسها بنفسه خلال الليل
    Buradaki dostlarını her zaman önemsemiştir. Ayrıcalıklı olanlara ise iyi ödeme yapar. Open Subtitles يهمه أن يكون لديه أصدقاء في البلاط الانجليزي ويدفع لهذا الامتياز
    O hazırlıkları yaptığında davayı açarsın. Sana ödeme yapacak. Open Subtitles أنت من ستتولى مهمة تقديم الملف بالمقابل هو من سيحضره ويدفع لك
    Bu araba senin kıyafetlerini de yiyeceğini de öder. Open Subtitles هذه السيارة يدفع ملابسك كل شيء تأكله، ويدفع أيضا
    İçine kapanık, kirasını bir hafta önceden ödeyen bir tipmiş. Open Subtitles لا يختلط بأحد، ويدفع الإيجار، قبل موعده بأسبوع دائماً
    O zaman, başka seçeneği olmayacak korkacak ve polisi aramayacak ve bizim istediğimizi yapacak, parayı ödeyecek. Open Subtitles لنقول أن ليس لديه أي خيار. خائف تماماً، ولا يتصل بالشرطة وينجز المهمة للنهاية ويدفع المال.
    - Sana para mı veriyor? Open Subtitles ويدفع لك؟
    Herkes kalıyor, herkes ödüyor. İşte başlıyoruz. Open Subtitles ليبقى الجميع، ويدفع الجميع سنبدأ الآن
    Yanlış köşede duruyor ve bedelini ödüyor. Open Subtitles إنه في الزاوية الخطأ ويدفع ثمن ذلك
    O fahişe üzerinde asılı duruyor ve onlar için para ödüyor. Open Subtitles كان يستأجر العاهرات ويدفع لهن المال
    Genç işe giriyor, rakiplerinden daha fazlasını ödüyor, Open Subtitles يؤجر الشباب ويدفع أكثر من منافسيه
    O hazırlıkları yaptığında davayı açarsın. Sana ödeme yapacak. Open Subtitles أنت من ستتولى مهمة تقديم الملف بالمقابل هو من سيحضره ويدفع لك
    Doğru insanlara ödeme yaparak o malzemeleri daha ucuz malzemelerle değiştirip milyonlar kazandığını düşünüyoruz. Open Subtitles ونعتقد أنّه يستبدل المواد الأرخص، ويدفع للأشخاص المناسبين، ويحتال الملايين.
    Haftada 60 saat çalışır, kirasını zamanında öder, iyi bir babadır. Open Subtitles يعمل 60 ساعة في الأسبوع، ويدفع إيجاره في موعده، وهو أب صالح
    Pembe kazak giyen bir kız değil ama sessiz ve her zaman kirasını öder. Open Subtitles إنه ليس كالفتاة ذات السترة الوردية لكنه هاديء ويدفع الإيجار في الموعد
    İşi olan, faturaları ödeyen, sana, annene ve kardeşine bakan benim. Open Subtitles لانني هنا انا من يملك عملا ويدفع الفواتير واعتني بك وبامك واختك
    Ama benimle, cebine parasını koyan sağlık giderlerini ödeyen adamla buluşmaya gelince geç kalıyor. Open Subtitles ولكن لمقابلتي، الرجل الذي يضع المال في جيوب لها ويدفع فواتيرها الطبية، أنها في وقت متأخر.
    Gelip çantayı alıp beni öldürecek mi yoksa çantayı alıp paramı mı ödeyecek bilemiyorum. Open Subtitles إن كان سيأتي ليأخذ .. .الحقيبة ويقتلني لا أعلم إن كان سيأتي .ويأخذ الحقيبة ويدفع لي
    - Sana para mı veriyor? Open Subtitles - ويدفع لك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد