Çok uzun sürmüyorlar. Bunların şimdiye kadar güneşten aldığımız patlamalardan milyon kere daha güçlü süper-patlamalar olduğunu düşünüyorlar. | TED | ولا تستمر لفترة طويلة. ويعتقدون أن تلك توهجات شمسية ، أقوى بملايين المرات من أي توهجات شمسية تعرضنا لها سلفا. |
İnsanlar onların önünde "g" sözcüğünü kullanıyor ve bunun önemsiz olduğunu düşünüyorlar. | TED | يستعمل الناس كلمات مهينة أمامي، ويعتقدون أن هذا لا يهم. |
büyük bir engelle karşılaşıyorum. Hemen ya kültür mantarlarını ya da sihirli mantarları anımsıyorlar. Gözlerini kaydırarark hafif deli olduğumu düşünüyorlar. | TED | عندما أذكر الفطريات لأحد على الفور يخطر لهم فطر البورتابيلو أو المشرووم تحدق عيونهم ويعتقدون بأنني مجنون بعض الشيء |
Bazı insanlar bir kurdele takıp bir şey yaptıklarını sanıyorlar. | Open Subtitles | بعض الناس , فقط يلبسون شريط ويعتقدون أنه يقومون بشيء مفيد , أنا عكسهم |
Sırlar Odası'nı onun açtığını sanıyorlar. Eskiden olduğu gibi. | Open Subtitles | ويعتقدون أنه فتح غرفة الأسرار كما حصل من قبل |
Ya sana inanıp kendilerinin deli olduğunu düşünürler ya da büyük ihtimalle sana inanmazlar ve senin deli olduğunu düşünürler. | Open Subtitles | إما أن يصدقوك ويعتقدون بجنونهم وإما ألا يصدقوك ويعتقدون بجنونك وهذا هو الأرجح |
Kolyeyi öldürüldüğü yerde buldular ve diğer yarısının katilde olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | لأنهم وجدوا النصف في مكان الجريمة ويعتقدون بأن القاتل معه النصف الآخر |
Erkekler tohumlarını ektiklerinde işlerini bitirdiklerini düşünüyorlar. | Open Subtitles | الرجال يزرعون بذورهم ويعتقدون أن عملهم انتهى |
36 kiloluk halter kaldırıyormuş ve... ve onun, elinden kayıp nefes borusunu ezdiğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | كان يرفع ثقل وزنه 80 باوند ويعتقدون انه انزلق وسحق القصبة الهوائية |
Müşterilerinden birine iyi bir hediye olabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | ويعتقدون بأنك ستشكلين كماليات رائعة لواحدا من زبائنة |
Boyd'un büyük ihtimalle babası adına bir mesaj vermeye çalıştığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | ويعتقدون " بويد " ربما يحاول إرسال رسالة ما باسم والده |
Eklemelerin sayesinde kamuflajımızın güçlendiğini düşünüyorlar. Bunu hak ettin. | Open Subtitles | ويعتقدون إن إضافاتك قامت بغطاء قوي لنا ، و أنا أقدر مجهودك |
Evet, ayrıca zaten morgtan bir şey çaldığımızı düşünüyorlar. | Open Subtitles | نعم، ويعتقدون بالفعل أننا سرقنا شيء من المشرحة |
Bir ziyaretçi ile onları dışarıya kaçırdığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | ويعتقدون أنها كانت تحاول أن تهرّبها مع زائر |
Söylesene. Onlar eşcinsel ve köpeklerinin çocukları olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | إعترفي وقوليها، إنهم شواذ ويعتقدون بأن كلابهم هم أطفالهم. |
Midesi deşilmiş ve... onun bir taşıyıcı olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | لقد تم شق معدتها ويعتقدون انها كانت موصلة للمخدرات |
Bu yanlış. Bir hata yaptılar. Bizi başka birileri sanıyorlar. | Open Subtitles | هذا خطأ ، ارتكبوا خطأ ويعتقدون أننا زوجين آخرين |
Kendilerini inanılması güç bir şekilde olumlu görerek hayatları üzerinde aslında olduklarından daha fazla kontrol sahibi olduklarını sanıyorlar. | Open Subtitles | يرون أنفسهم بطرق إيجابية لا تصدق ويعتقدون بأن لديهم السيطرة الفائقة على حياتهم أكثر مما يملكون حقيقةً |
doktor ve hemşirelerin ölü olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | ويعتقدون بأن الأطباء والممرضات هم الأشباح |
Aktif grup üyelerinden birkaçıyla konuşuyordum Delici Kral'ın sen olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | كنت احدث بعض النشطاء ويعتقدون انك بونر البطل |
Diyorum ki bunlar iyi çocuklar ve aşık olduklarını sanıyorlar ve didişip durmanız sorunu çözmeyecek. | Open Subtitles | انا فقط اقول انهُما لطيفين ويعتقدون بأنهم واقعين في حُب بعضهم, والجدال الصاخب الذي حصل بينكُما |
Çoğu kişi suçlarıyla yüzleşmenin çok zor ve hiçbir şey olmamış gibi davranmanın daha kolay olduğunu düşünürler. | Open Subtitles | معظم الناس يجدون أن مواجهة" "جرائمهم أمر صعب للغاية ويعتقدون أن من الأسهل" "التظاهر أن لاشيء حدث على الإطلاق |