ويكيبيديا

    "ويكشف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve
        
    ve herkes yaşlı adam başındaki örtüyü çıkardığında ve kendisini gösterdiğinde şok olur. TED ويصدم الجميع عندما يرفع الرجل المسن غطاء رأسه ويكشف عن نفسه.
    ve bilirsiniz başı bu şekilde kapatmak son derece cazibelidir güneş gözlükleri gibi, gizleme ve ortaya çıkarma işini aynı anda yapıyor. TED و،تعلمون هذا النوع من أغطية الرأس هو شديد الروعة لأنه، كما النظارات الشمسية، يحجب ويكشف في نفس الوقت
    Daha sonra, küçük ve güvenli bir kafenin sessizliğinde alaycı birkaç espri yazıp zayıflıklarını ortaya çıkarabilirdik. Open Subtitles لاحقا، في الهدوء والسلامة بعض الأطعمة المستحضرة، نحن نستطيع كتابة هجاء لاسع ويكشف كلّ نواقصهم
    Ta ki biri senin hakkında bir şey yumurtlayana dek sen ve seninle ilişkili herkes hakkında burada bulunanlar da dahil. Open Subtitles حتّى يأتي شخص ما ..ويكشف سرّك ،وكل من ارتبط معك وهذا يتضمن شراكتك الحالية
    Benimle takılırsan birisi fotoğrafını çeker ve gizli kimliğin ifşa olur. Open Subtitles إذا تسكعت حولي، أضمنُ لكَ أن أحدً سوف يأخذ صورتك ويكشف هويتكَ
    Yani, o gerçek isimler kullanıyor ve gerçeği çarpıtıyor. Open Subtitles أنه يستخدم الأسماء الحقيقة، ويكشف الحقيقة.
    Duygu ve düşüncelerini açığa vuruyor ama kızı uyuz ediyor. Open Subtitles الكاتب يستكشف المشاعر ويكشف لك عن دواخلها
    Yapacağınız her görüşme kimliğinizi ve operasyonunuzu mahvedebileceği için üstünüzle bile aranızda mesafe olmak zorundadır. Open Subtitles حيث أن كل اجتماع تقوم به قد يفضح العملية ويكشف غطاءك حتى عميل قضيتك عليه أن يبقى بعيدا
    Ayrıca mali istikrarsızlığa yol açabilir ve açık eko... Open Subtitles كما يمكن ان يقود الى عدم الاسقرار المالى ويكشف الاقتصاد
    ABD hükümetinin geniş çaplı ve gizli bir gözetleme programını daha daha ortaya çıkaran bir son dakika haberi. Open Subtitles ويكشف بعد، برنامج المراقبة السرية واسعة أخرى.
    "Sonra kol yenini sıyıracak ve yaralarını gösterecekler. "ve diyecekler ki... Open Subtitles ثم يعري اكمامه ويكشف عن الندوب التي عنده ....
    Kobra'nın yükselme ve kendini gösterme zamanı geldi. Open Subtitles حان الوقت ليظهر الكوبرا ويكشف عن نفسه
    Duvardaki kaşığı sola ittirince buzdolabı kendi etrafında dönüyor ve paraları sakladığım mahzene inen gizli merdiven ortaya çıkıyor. Open Subtitles تحرك اليسار في ملعقة عملاقة... الثلاجة يعمل على نفسها ويكشف عن الدرج السري الذي يؤدي إلى مخبأ.
    Bu çılgın gelişme, bugün vali tarafından söylenen her şeyi sorgulatan nitelikte ve daha büyük bir skandalı ortaya koyuyor. Open Subtitles - هذا التطور الفادح يدعو للشك بكل ما قاله الحاكم ويكشف عن فضيحة كبيرة.
    Voyager, Güneş Sistemi'nin çok uzaklarına sağ salim ulaşmış ve sadece dev gezegenlerle ilgili değil; düşünülenin aksine tüm halka ve uydu sistemleriyle ilgili gerçekleri ortaya çıkarmıştı. Open Subtitles نجىَ "الرحّالة" للوصول لنهايات النظــام الشمسي ويكشف ليس فقط العمالقة أنفسهم لكن كلّ أنظمة حلقات وأقمار عـلى خــــلاف أيّ شئ تُخيـِل
    ve tam olarak nerede olduğunu açığa çıkarabilir. Open Subtitles ويكشف مكانه بدقة
    - Bu mektubu Dr. Fuller yollamış ona, makalesini yayınlamakla ve klonları ifşa etmekle tehdit etmiş. Demek Avery onu bu yüzden öldürdü. Open Subtitles هذا خطاب، الطبيب (فولر) أرسله له يهدده بنشر أبحاثه ويكشف عن المستنسخين، لهذا قتله (إيفري).

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد