Bu çok kolay olmayacak. Uzun zamandır gözümün önünde saklanıyorlardı. | Open Subtitles | لن يكون الأمر سهلاً فهم يختبئون بيننا و أمام عيوننا |
Fakat bu, eylem yapmayı gerektirmiyor. Özellikle de bir kilisenin önünde. | Open Subtitles | لكننا لسنا مضطرون لأن نتظاهر و أمام الكنيسة أيضاً |
Loratta Castorini Clark, ...dizlerimin üstünde, bütün bu insanların önünde, | Open Subtitles | .. لوريتا كاستوريني كلارك على ركبتي .. و أمام كل هؤلاء الناس |
Klasik müzik plakları ve kedi tüyünden başka bir şey yoktu. Ha, bir de çay! Yalnızca çay! | Open Subtitles | تسجيلات كلاسيكية و شعر قطط و أمام الرب ، شاى ، فقط شاى |
Ama yanıldık ve sen Rupert, sen haklıydın ve bu yüzden bu gece bütün ulustan önce sana yaptığımız herşey için senden kişisel olarak özür ve af dilemek istiyoruz. | Open Subtitles | إعتقد أنه صالح لفعل أى شيء و لكننا كنا مخطئين و أنت كنت مصيب يا روبرت و لهذا , الليلة هنا و أمام الأمة كلها |
Bir cenaze salonunda bir cesetin önünde bir adama asıIıyorsun! | Open Subtitles | تحاولين إلتقاط رجلٍ في جنازة، و أمام جسد الميت تحاولين إلتقاط رجلٍ في جنازة، و أمام جسد الميت |
Tanrı'nın ve bu güzel konukların önünde söz veriyorum, seni şiddetli ve tatlı bir şekilde seveceğim. | Open Subtitles | و أنا أعدك أمام الله و أمام هؤلاء الناس اللطاف بأنّي سأحبك بشدة و بشكل جميل |
Şimdi gözlerinin önünde sihirli karıştırmamı yapıyorum. | Open Subtitles | و أمام عينيك الآن. سأعمل هذة المراوغة السحرية. |
Şahitlerin gözü önünde güpegündüz iki adamın öldürülmesiyle sonuçlandı. | Open Subtitles | و النتيجة مقتل رجلين فى وضح النهار و أمام شهود |
Bunu bizimkilerin önünde giyme şansım yok ve nişanlımın da. | Open Subtitles | مستحيل ألبس هذا أمام الأصدقاء و أمام خطيبتي |
Açık bir duruşmadajüri önünde kendi avukatı tarafından temsil edilecek. | Open Subtitles | في جلسة إستماع مفتوحة و أمام هيئة المحلفين، سوف يُمثل من قبل محاميه الخاص. |
Herkesin önünde seninle seks hayatımı tartışmayacağım. | Open Subtitles | . أنا لن أناقش هذا الموضوع معك و أمام الجميع |
Ben de bu fırsatı senin önünde ve tüm arkadaşlarımızın, tüm sevdiklerimizin karşısında kabul ederek bundan sonra olacaklar için ne kadar çok heyecanlandığımı söylemek istiyorum. | Open Subtitles | . و أردت أن أنتهز هذه الفرصة . لأقف أمامك . و أمام جميع أصدقائنا |
Bana Tanrı'nın huzurunda babanın ve herkesin önünde, onu sevmediğini söyle. | Open Subtitles | أريدك أن تُخبرني أمام الربّ و أمام أبيك و أمام الجميع هنا، أنّك لا تحبّها |
Benim adamlarımın önünde beni sürükleyerek götürecebileceğini mi düşünüyorsun? Ha! ve ayrıca üniforman da yok. | Open Subtitles | تظن أن بإمكانك أخذي من منطقتي و أمام رجالي ودون زي الرسمي |
Elini tutacağım ve tapınakta, bütün İsrail'in önünde, sana evlilik teklifi yapacağım | Open Subtitles | سوف آخذك من يدك و فى المعبد ، و أمام كل " إسرائيل" سأتعهد لك بالحب و الزواج |
Simyacı büyüsünü gözünüzün önünde yapıyor ve hamur müthiş bir el yapımı erişteye dönüşüyor. | Open Subtitles | الأفعال الكيميائية هى سحره ...و أمام أعينكم تحولت العجينة إلى مكرونة لذيذة |
Havaalanındaki en iyi nachos burada ve bizim çıkış kapımızın tam karşısında. | Open Subtitles | أفضل خبز بالجبن في المطار و أمام بوابتنا بالضبط |
Kasabanızda, sizin gözetiminiz altındayken insanlarınız tarafından kaçırıldım, tehdit edildim ve küçük düşürüldüm. | Open Subtitles | كنت مخطوفاً و مهدداً و مذلولاً بواسطة أهاليك و في مدينتك و أمام ناظرك |