Ben acı ve öfke hissedebiliyorum... Öfke bir sürü. | Open Subtitles | .. أنا أستشعر بالألم و الغضب الكثير من الغضب |
Onları böyle bir sebepten kaybetmek kıskançlık ve öfke yüzünden--- | Open Subtitles | افقدهم علي هذا النحو؟ بسبب الغيرة و الغضب. |
Kendimizi ülkece korku ve öfke siyasetine teslim ettik. | Open Subtitles | نحن في هذا البلد تركنا أنفسنا لتأسرنا سياسات الخوف و الغضب |
Nefretle ve öfkeyle dolu bir anlamı olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | و كنت اعلم ان هذه الكلمة ممتلئة بالكراهية و الغضب |
hayat gürültü ve öfkeyle dopdolu ve bir aptal tarafından bize anlatılan hiç bir şey ifade etmeyen bir hikayedir. | Open Subtitles | الحياة حقاً رواية رواها أحمق مليئة بالصوت و الغضب و لا تشير إلى أي شيء |
Bu tümör aşırı adrenalin üreterek, baş ağrısına ve öfkeye neden olabilir. | Open Subtitles | و الذي يمكن أن يزيد كمية الأدرينالين مسبباً وجع الرأس و الغضب |
Ruh halinin değişmesi kişilik bozukluğu ve öfkeye yol açar. | Open Subtitles | و تغير الحالة العقلية يؤدي إلي اضطراب الشخصية و الغضب |
İçgüdüleriye hareket eden, vahşi, rahatına düşkün..... ... ve öfkeli | Open Subtitles | إنه مخلوق كامل مكون من الرغبة و المرح و الغضب |
Her şeyi Keder ve öfke dolu bir adamın iddialarına bağlamak doğru mu? | Open Subtitles | رهنت كل كل شيءٍ على رجلٍ مخبول يشعر بالحزن و الغضب |
Sadece, onu şehvet ve öfke çığlıklarıyla selamlayan bir kalabalık vardı. | Open Subtitles | ...فقط الجماهير سيكون هناك لتشجيعه ...بصيحات القوة و الغضب |
Biz bu Şeytanlara Korku, Kin ve öfke diyoruz. | Open Subtitles | نطلق عليها الخوف و الكراهية و الغضب |
Biz bu Şeytanlara; Korku, Kin ve öfke diyoruz. | Open Subtitles | نطلق عليها الخوف و الكراهية و الغضب |
Funk'ın ruh ve öfke ile alakalı olduğunu söylediniz. | Open Subtitles | لقد قلت أن الفنك عبارة عن الروح و الغضب |
Anılarla dolu ve öfkeyle. | Open Subtitles | مليئة بالذكريات و الغضب |
Anılarla dolu ve öfkeyle. | Open Subtitles | مليئة بالذكريات و الغضب |
Bu söz de mürekkep ve öfkeyle yazılmış olacak. | Open Subtitles | و سيكون صوتا من الحبر و الغضب |
Bazıları ise bağırma, kinlerini açığa vurma ve öfkeye ihtiyaç duyarlar. | Open Subtitles | ويشعر البعض الاخر بصراخ, لعبر عن الأعتــداء و الغضب... |
Çoklu kişilik bozukluğu asıl kişilik acıya ve öfkeye dayanamadığında ortaya çıkar ve yeni kişiliğin arkasına saklanır. | Open Subtitles | يحدثالإضطرابفي الشخصيةالمتعددة.. عندما تكونُ الشخصية الرئيسية غير قادرة على تحمّل الألم و الغضب. و لهذا تختبئ خلف شخصيةٍ جديدة. |
Genelde "hızlı ve öfkeli" tipler, kemik bulabilecekleri umuduyla gelip ortalığı eşeliyormuş. | Open Subtitles | "معظمها بطريقة فلم "السرعة و الغضب حيث يبحثون بالمكان عن أيّ شيء صالح للإستعمال |
Sanki neşeli ve öfkeli iki ordum varmış gibi. | Open Subtitles | وسأبقيهم كجيشٍ مليئ بالفرح و الغضب. |