Ama 18 Mayıs günü, kayalıklı bir tepeden aşağı indiğimiz sırada 20-30 metre geriye düştüm. | Open Subtitles | لكن في الثامن عشر من مايو سقطت من على ارتفاع 20 أو 30 قدم و سقطت عند سفح منحدر صخري غير مستقر |
Düşüncelerimi kaydediyordum, kaydım ve düştüm. | Open Subtitles | كنت أقوم بتسجيل بعض أفكاري و إنزلقت و سقطت |
Büyük Salon'a doğru gidiyordum. Takılıp düştüm. | Open Subtitles | كنت أركض نحو القاعة العظيمة , و تعثرت و سقطت |
Sen de kaldıkları otele giderken tökezlemiş ve iki kat merdivenden aşağı düşüp, pencereye uçmuşsun. | Open Subtitles | و بعد ذلك تعثرت و سقطت من على الدرج و اخترقت نافـذة |
Sallanarak yürümeye başladı ve kayalıktan düşüp öldü. | Open Subtitles | في الليل فقدت قَدمها و سقطت مَيتة فى أسفل المُنحدر. |
Balık kavgası sırasında kayıp buz rampasından düştüm bir penguenle güreştim ve suratımı sahte buz kayalığına çarptım. | Open Subtitles | فقدت سنك كيف؟ إنزلقت بينما أنا كنت اطعم البطاريق بعض الاسماك و سقطت مباشرة على وجهي |
Beni hasta etti, atımdan düştüm sonra kendime geldiğimde tam buradaydım, bu yatakta. | Open Subtitles | لقد امرضني و سقطت من علي حصاني عندما اتيت الي هنا كنت علي هذا السرير. |
- Sonra çukura düştüm ve bacaklarımı kırdım. | Open Subtitles | و سقطت فيها، وكسرت سيقاني يالها من مأساة |
O sırada bir polisin "eller yukarı" dediğini duyunca da ellerimi kaldırdım ve üstüne düştüm. | Open Subtitles | و بعدها سمعت شرطيا يصرخ طالبا ان ترفعي يديك و هذا ما فعلته و سقطت عليه |
Çamura basıp ve şu yamaçtan aşağı düştüm bacağım taşa geldi ve kötü yaralandı. | Open Subtitles | و سقطت علي صخرة و جُرِحت ساقي بهذا السوء |
Minnesotalıyım ve bu adaya sizler gibi düştüm. | Open Subtitles | و سقطت على هذه الجزيرة مثلكم تماماً |
Kafama o kadar vurdu ki, bayılıp düştüm. | Open Subtitles | ضُربت بعصا على رأسي و سقطت فاقد الوعي |
Sonra, tuvaletine düştüm ve şimdi de buradayım! | Open Subtitles | و سقطت في مرحاضها و ها أنا ذا |
Park eden bir arabanın arkasında yere düştüm. | Open Subtitles | و سقطت بجانب سيارة مركونة |
Zemin çöktü ve ben düştüm. | Open Subtitles | إنهارت الأرض تحتي و سقطت |
Daha yüksekteki bir buluttan düştüm. | Open Subtitles | و سقطت من غيمة عالية. |
Geri geri gidiyordum ve havuza düştüm. | Open Subtitles | كنت ارجع و سقطت في البركة |
Etrafımdaki her şey dönüyor, dönüyordu düşüp bayılmışım. | Open Subtitles | ثم دار كل شئ حولى و سقطت مغشيا على |
Çünkü Joel'in Lavon'a su özelliği katması için kazdığı çukura düşüp bileğimi burktum. | Open Subtitles | هل هو كذلك؟ لأنني تعثرت و سقطت في تلك الحفرة التي حفرها جويل محاول لإستخراج "ماء المستقبل" من أجل ليفون |