Kucağında bir bebek vardı. | Open Subtitles | و كان لديها ذلك الطفل و هي تضمه إلى صدرها و ترضعه |
Bikini üstü giyiyordu pullu bir kuyruğu, ve yapılmış saçları vardı. | Open Subtitles | لقد رأيت حورية البحر لقد كانت ترتدي صدرية ..و كان لديها ذيل متقشر جميل و اعتقد أن لديها شعر مستعار |
Sahneye ilişkin fikirleri vardı. | Open Subtitles | و كان لديها بعض الأفكار بالنسبة لذلك المشهد |
Asker bölüğünden farksız muhafızları vardı. | Open Subtitles | , و كان لديها بعض الرجال . و كانوا مدربون جيداً . هم كانوا مثل وحدة عسكرية |
İkimiz de birer oda alacaktık ve benim yaşımda bir oğlu vardı. | Open Subtitles | كنا ننام في غرفتين مختلفين و كان لديها ابن في عمري |
Bu, Florida'da yaşayan, 20 yaşında bir yunus, ağzında, görüdüğünüz lezyonlar vardı; bu lezyonlar, 3 yıl içinde, saldırgan skuamöz hücre kanserlerine dönüştü. | TED | هذا دولفين عجوز ذات 20 عام تعيش في فلوريدا, و كان لديها تلك الجراح داخل الفم والتي خلال ثلاث سنوات, تدهورت إلى أورام خلايا حرشفية خبيثة |
Dün Catherine'i gördüm. İlginç bir haberi vardı. | Open Subtitles | رأيت "كاثرين" بالأمس و كان لديها أخبار مهمه |
Fırında yarı zamanlı bir işi vardı. | Open Subtitles | و كان لديها دوام جزئي في المخبز |
Çok fazla arkadaşı vardı. | Open Subtitles | و كان لديها الكثير من الأصدقاء |
Kızımın da kıvırcık saçları vardı. | Open Subtitles | و كان لديها شعر ملتف أيضا |
Bir tek oğlu vardı. | Open Subtitles | و كان لديها إبن وحيد |
Topluma inancı vardı. | Open Subtitles | و كان لديها إيمان بالحي |
Çok daha iyi tanıdıkları vardı. | Open Subtitles | و كان لديها معارف أفضل بكثير |