İki güne evden taşınacaklar ve Tüm bunlar senin yüzünden oldu! | Open Subtitles | إنهم سينتقلون من منزلهم فى غضون يومين و كل هذا خطأك |
Tüm bunlar M. A. K. S. vasıtasıyla, Milli Askeri Komuta Sistemi U. K. M. Tarafından kontrol ediliyor, Ulusal Kontrol Merkezi. | Open Subtitles | و كل هذا يتم التحكم به عن طريق ان.سي.أ هيئة القيادة الوطنية حسب تعليمات الـ ان.ام.سي.اس النظام الوطني للقيادة العسكرية |
Andy gitti! İki güne evden taşınacaklar ve Tüm bunlar senin yüzünden oldu! | Open Subtitles | إنهم سينتقلون من منزلهم فى غضون يومين و كل هذا خطأك |
Tahta, dökme demir ve keçe, ve çelik teller ve bütün bunların karışımı oldu, Ve bütün bunlar şaşırtıcı bir şekilde sıcaklık ve neme karşı duyarlılar. | TED | إنه سبيكة من الخشب و المعدن و اللباد, و أوتار معدنية, و كل هذا, و كل تلك الأشياء شديدة الحساسية للرطوبة و درجة الحرارة. |
Ve bütün bunlar tek bir yere çıkar Rita, Hollywood. | Open Subtitles | و كل هذا يؤدى لمكان واحد هوليوود |
Ben neredeyse yakalandım. ve hepsi bir avuç Yunan tarafından oldu. Adamların neredeydi? | Open Subtitles | و كدت ان انا نفسى ان اقع فى الاسر,و كل هذا من حفنة يونانيين,اين كان رجالك؟ |
Bunu yapmak istemedim ama açıklamam gereken o kadar çok şey var ki ve hepsi de kulağa çok saçma geliyor. | Open Subtitles | لكن عندى الكثير من الأشياء التى علىّ أن أشرحها لكِ و كل هذا سوف يبدو غير معقول قليلاً لذا أنا بحاجه لكِ لكى تسمعيننى |
Odaya sanki dünyayı ele geçirecekmiş gibi giriyor ve Tüm bunlar senin sayende. | Open Subtitles | , يدخل الغرفة كأنه مسيطر عليها و كل هذا بسببكِ |
- Tüm bunlar Kurt ve Gül'de mi oldu? | Open Subtitles | و كل هذا حصل في حانة الذئب و الوردة؟ نعم. |
Bu elbise, milkshake ve Tüm bunlar, bunlar bir fantezi. | Open Subtitles | هذاالرداء،ومشروبالفراولة.. و.. كل هذا .. |
Ve Tüm bunlar bir aptala açıklamak zorunda kalmadan kendi görüşlerimi uygulayabildiğim için oluyor. | Open Subtitles | و كل هذا حدث لأنني أستطيع تطبيق رؤيتي بدون الحاجه لتوضيحها لأحمق |
Beni suçlamak yerine aynaya bak çünkü tek yapman gereken itiraf etmek sonra Tüm bunlar kaybolur gider. | Open Subtitles | لذا بدلا من ان تلومني انظر في المرآة لأن كل ما عليك فعله هو الاعتراف بما فعلته و كل هذا يذهب للابد |
Tüm bunlar birazcık reklam için miydi? | Open Subtitles | و كل هذا من أجل القليل من الدعاية؟ |
Tüm bunlar göz önüne alınınca görevim çok zor, ama açık. | Open Subtitles | و كل هذا مهمتي كانت صعبة و لكنها واضحة |
Biliyor musun, ofiste evraklarımı dolduruyordum Ve bütün bunlar... en sonunda gerçek gibi gelmeye başladı. | Open Subtitles | أتعلم، قمت بتعبئة معاملتي ...في المكتب اليوم، و ...كل هذا |
Ve bütün bunlar kafanda, bu evde değil. | Open Subtitles | و كل هذا فى رأسك وليس فى هذا المنزل |
Biliyorum, büyü Ve bütün bunlar sindirmesi zor şeyler, Jessica. | Open Subtitles | أعلم أن السحر و كل هذا (كثير عليك أن تصدّقيه يا (جيسيكا |
Cesetler Ve bütün bunlar? | Open Subtitles | الجثث و كل هذا ؟ |
Çok iyi anlaşıyoruz. ve hepsi senin sayende. | Open Subtitles | نحن متفاهمين تماماً و كل هذا بسببك |
Artık bambaşka şeyler oluyor ve hepsi senin yüzünden. | Open Subtitles | شئ مختلف سيحدث الآن و كل هذا بسببك |