Onu 7 denizde aradım... ve hala bulamadım. | Open Subtitles | نعم. لقد بحثت 7 البحار بالنسبة له، و وأنا لم عثر عليه حتى الان. |
- Burda hükümet ve büyük şirketler için... ilaç testleri yapılıyor ve-- ve ben yaşayan en mutlu hademeyim. | Open Subtitles | هم يعملون إختبار صيدلي للحكومة وشركات كبيرة و وأنا أسعد حارس علي وجه الأرض |
Ben ve Lamia, geçen ay mültecilere yardım amacıyla düzenlenen yemeğe katılmıştık. | Open Subtitles | و وأنا ذهبنا إلى ملاجىء العشاء الخيري فقط الشهر الماضي |
Dönüşümlü olarak çalışacağız demiştin ve Angelo ile çok uzun zamandır kasadayız. | Open Subtitles | قلت أننا يمكن تدوير، و وأنا وانجيلو كانت تصل في السجلات إلى الأبد. |
ve başımı kuma gömdüğümü biliyorum ama ancak bunu yapabiliyorum. | Open Subtitles | و وأنا أعلم أنني ادفن رأسي في الرمل لكن هذا مايمكنني فعلة |
ve internette çok iyi biriyle tanıştım. | Open Subtitles | و وأنا التقيتٌ هذ الشاب لطيفُ حقا عبر الانترنت |
Melekler gelecek ve bence senin için geliyorlar. | Open Subtitles | التماثيل ستأتي، و وأنا أعتقد انههم سيأتون من أجلك |
ve sen onu bırakana kadar bu konuda bir şey yapamayacağım. | Open Subtitles | و .. وأنا لن أكون قادراً على فعل شيء بشأن ذلك حتى تدعها وشأنها |
Çünkü ahlaksızca, yasal da değil, ve bana paranın yarısını söz verdi, ama tek kuruş vermedi. | Open Subtitles | حسنا، لأنه أمر غير أخلاقي، وغير قانوني، وعدت لي نصف من الأرباح، و وأنا لم أر النيكل. |
Dijital kameraları olan şişman umutsuz adamlar seni takip ediyor, ve garip olan ben miyim? | Open Subtitles | يجري مطاردة لك من قبل يائسة الرجال يعانون من زيادة الوزن مع الكاميرات الرقمية، و وأنا واحد غريب؟ |
Annem sağlık korkusuyla karşı karşıya ve ben şefkatli davranmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أمي في وسط مخاوف صحية قليلا، و وأنا أحاول أن تكون رحيمة. |
Şu meseleye gelince, Cook'u araştıramıyorum çünkü kimle arkadaşlık ettiğini bilmiyorum ve gizli hazineyi bulmamız hakkında... | Open Subtitles | معلومات عن ذلك، وأنا لا يمكن أن ننظر إلى كوك ل أنا لا أعرف الذين أصدقائه و وأنا لا أريد أن تلميح له قبالة |
Bu çok garip oldu ve özür dilerim, ama konuşmamız gerek. | Open Subtitles | هذا فعلاً مُحرج و.. وأنا آسفة، لكن يجب أن نتحدث. |
Elbette kıyafet dolabın değildi bu ve muhtemelen senin hayatın boyunca ettiğin küfürleri ben bir günde ediyorumdur ama sen de doğruyu yanlıştan ayıracak bir dürüstlüğe sahipsin. | Open Subtitles | ومن الواضح أن ليس لديك مول قطاع خزانة الملابس، و وأنا ربما يلعن أكثر في يوم واحد مما كنت قد لعن في حياتك بالكامل، |
İnsanları çağırma konusunda ilgini ifade ettin ve benim reddetmekte aceleci davrandığımı düşündüm o yüzden sorunu üstlendim ve bir kahvaltı düzenledim. | Open Subtitles | أنت أعربت عن رغبتها في وجود الناس أكثر، و وأنا أشعر أنني رفضت ذلك بسرعة كبيرة جدا. لذلك، أخذت الأمور |
Evet ve dün sırtım ağrıyordu ve kapı pervazında kendime masaj yaptım. | Open Subtitles | نعم، وبالأمس، كان لدي آلام الظهر، و وأنا يفرك ذلك بنفسي، في عضادة الباب. |
ve sanırım senden çok kısa sürede çok şey bekledim ve bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | وأنا أظن أنني قمت بدفعك نحو الكثير في وقتٍ قصير و.. وأنا متأسف عن ذلك |
Bunu karşılayabileceğini biliyorum ve zaten her şeyi ben yapıyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه يمكنك أن تدفعي لي و وأنا بالفعل أقوم بكل شيء |
ve sadece Old Dollar'a bakmamı istediğinizi sandım.Başka birşey değil. | Open Subtitles | و... وأنا آمل فقط بألا يحدث شيئٌ ما فقط إهتم جيداً بالدولار القديم |
Bakın, doğruyu söylemek gerekirse bu benim ilk seferim ve seks arıyorum. | Open Subtitles | لأخبرك الحقيقة هذه المرّة الأولى و... وأنا أبحث عن الجنس. |