Belki baban seni Fransa'ya ya da İngiltere'ye götürür. | Open Subtitles | ربما ابي يستطيع ان يأخذك الى فرنسا او انجلترا |
Ve bu berabere sonuç, seni senatoya götürür. İyi durumdayız. | Open Subtitles | والتعادل يأخذك الى مجلس الحكم الكامل ونحن بمستوى جيد |
Eğlenceli olacak. Chase sabah sizi sihir dükkânına götürür. | Open Subtitles | (تشايس) سوف يأخذك الى متجر السحر في الصباح |
Nişanlına söyle seni Fransa'da istiridye yemeye götürsün. | Open Subtitles | اجعلي خطيبك يأخذك الى مطعم فرنسي ويطلب لك محار |
Yüzünü çok sıcak yapacağım ki Yaşlı Nick seni kamyonetiyle hastaneye götürsün. | Open Subtitles | سوف أجعل وجهك ساخن جدا نيك الكبير سيكون عليه أن يأخذك الى المستشفى في شاحنته |
Seni hastaneye götürsün. | Open Subtitles | دعه يأخذك الى المستشفى حبيبي |
Hibat seni hastaneye götüremez mi? | Open Subtitles | لم لا يستطيع هبات ان يأخذك الى المشفى اين هو |
Sanırım, bu adam seni eve götüremez... | Open Subtitles | هذا شخص لن يأخذك الى المنزل |