ويكيبيديا

    "يؤلمني أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bana acı veriyor
        
    • acı verse
        
    • beni üzüyor
        
    • etmek içimi
        
    • içimi acıtıyor
        
    • etmek bana acı
        
    Evli olduğumuz onca yıl boyunca senin bu şekilde hissettiğini bilmediğimi fark etmek bana acı veriyor. Open Subtitles يؤلمني أن أكتشف أنني كنت متزوجاً لك كل تلك الفترة و بأنني لم أعلم أن هذه مشاعرك
    Richard, bunu kabul etmek bana acı veriyor ama sana borçluyum. Open Subtitles ريتشاد، يؤلمني أن اعترف بذلك، لكنني مدينة لك
    Canını yakmak, bana acı veriyor ama iyi kadın, mütevazı kadındır. Open Subtitles يؤلمني أن أؤذيكِ، لكن الامرأة الطيبة تكون امرأة متواضعة.
    Bunu itiraf etmek çok acı verse de ben bile kendimi "Yağ Tulumu" ve "Koca Kafa"nın dostluğunu özlerken buluyorum. Open Subtitles يؤلمني أن اعترف بذلك لكن أجد نفسي مشتاق لصحبة سطل شحم الخنزير وذي الرأس الكبير
    Ama seni böyle görmek beni üzüyor. Open Subtitles ولكنه يؤلمني أن أراك هكذا و يجب أن تفكر في المستقبل
    Kabul etmek içimi acıtıyor ama benimle ters ters konuşmandan hoşlanıyorum. Open Subtitles يؤلمني أن أعترف بذلك ولكني أستمتع بردودك السريعة الفظة
    Canını yakmak, bana acı veriyor ama iyi kadın, mütevazı kadındır. Open Subtitles يؤلمني أن أؤذيكِ، لكن الامرأة الطيبة تكون امرأة متواضعة.
    Mezuniyet balosuna davet edilmeyeceğini veya normal ölçüde kıyafetler giyemeyeceğini düşünmek bana acı veriyor. Open Subtitles يؤلمني أن أتخيل أن لا احد يدعوك ...الى حفل التخرج أو أنك لن تتمكني أن ترتدي المقاسات العادية
    Başkalarının senin şanını çaldığını görmek bana acı veriyor. Open Subtitles يؤلمني أن أرى الآخرين يهتفون بما هو لك
    Bunu söylemek her ne kadar bana acı veriyor olsa da, posta servisini olduğundan fazla abartmış olabilirim kafamda. Open Subtitles ....... بقدر ما يؤلمني أن أقول هذا ربما اعتبرت أن البريد أن يكون شئ ليس كذلك
    Tüm olayın utanç verici bir sahtekarlık olduğunu söylemek bana acı veriyor. Open Subtitles يؤلمني أن أقول أن الحادث بأكمله كان غش
    Sizi güçlendirmeyi kabul edeceğim ve batmış borçlu sürüleri olarak hissemizi söylemek bana acı veriyor. Open Subtitles ...كهديّة لصناعتك، سأمنحك ...لتدعيم و الآن يؤلمني أن أقول لك
    Joxer... sana bunu söylemek bana acı veriyor. Bütün gün boyunca -kalbini söküp çıkartmakla- ilgili fantazi kurdum! Open Subtitles (جوكسر)، يؤلمني أن أخبرك أنه طوال هذا اليوم كنت أحلم بانتزاع قلبك
    Bu haberi naklediyor olmak bana acı veriyor. Open Subtitles يؤلمني أن أقوم بإخباركِ ذلك
    Bunu söylemek çok acı verse de tek umudumuz sizsiniz. Open Subtitles وبقدر ما يؤلمني أن أعترف أنت أملنا الوحيد!
    Bana bunu söylemek acı verse de "seçilmiş olan"dan yardım almamız gerekiyor. Open Subtitles حَسناً، قد ما يؤلمني أن أقول، نحن بحاجة لمساعدة من "شخص واحد "
    Sana bunu söylemek beni üzüyor ama sana gülüyorlar. Open Subtitles يؤلمني أن أخبرك بذلك ولكنّهم يضحكون عليكِ
    seni böyle görmek beni üzüyor, Jasmine. Open Subtitles يؤلمني أن أراك تنخفضين ."إلى هذا المستوى، "ياسمين
    - Ona ihanet etmek içimi yiyor ama görüşüme göre, başka bir şansım yok. Open Subtitles و يؤلمني أن أخونه, لكن, من وجودي هنا, ليس لدي خيار آخر,
    - Onu o halde görmek içimi acıtıyor. Open Subtitles يؤلمني أن أرى رجلا في . نهاية المطاف مثل هذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد