Şu son iki haftadır uzaklarda olmamın tesadüf olduğunu düşünmüyorsun herhalde? | Open Subtitles | أنت لا تعتقد هي كانت صدفة بأنّني صادف أن كنت غائب هذه إسبوعي ياست إثنان؟ |
Arvin Sloane'dan sonra ABD hükümetinin şebekesine girmesine izin vereceğim son kişi Irina Derevko'dur. | Open Subtitles | ثانيا فقط إلى آرفين سلون، إرينا دريفكو شخص ياست أريد إمتلاك الوصول إلى الولايات المتّحدة الشبكة الآمنة الحكومية. |
Eminim bunu bilmezsiniz ama Bach bestelediği son parçanın notalarına kendi ismini gizlemiş. | Open Subtitles | راهنت بأنّك لم تعرف ذلك في ياست plece باخ أعدّ، شفّر اسمه إلى ملاحظات muSlcal. |
Ama son birkaç haftada olan olayların önemini düşünürsek bence hayatını değiştirecek kararlar için biraz beklemelisin. | Open Subtitles | أقترح بأنّ، أعطى فداحة إسبوعي ياست إثنان، أنت قد لا تريد الجعل تعديل llfe decislons بدون llttle أكثر المنظور. |
Bu suç örgütünün karargâhı Geçen hafta Hindistan yetkilileri tarafından istila edildi. | Open Subtitles | a نقابة جريمة الذي مقر هوجم من قبل السلطة الهندية ياست إسبوع. |
Benim ve Sydney'nin istediği son şey, birinin SD-6'ya sadık olmadığımızı öğrenmesi olur. | Open Subtitles | شيء ياست الذي أنا يمكن أن أتحمّل، شيء ياست سدني يمكن أن تتحمّل، شخص ما يكتشف بأنّ ي الولاء لا إل مع SD-6. |
Gendler'ın son gördüğü şey buymuş. | Open Subtitles | هذا شيء ياست منشار جيندلر. |
son şans. | Open Subtitles | واحد فرصة ياست. |
Geçen hafta girdiğin üst seviye sınavını geçtin. | Open Subtitles | عبرت إيفيل الأعلى المحلّل يختبرك أخذت إسبوع ياست. |
Geçen yıl SD-9'daki muhbiri bulan oydu. | Open Subtitles | هي الواحد التي سدّت التسرّب ياست سنة في SD-9. |
Geçen yıl SD-6'yı izlediğimizi nasıl anladığını bulamadık. | Open Subtitles | نحن لا كم إكتشفت الحنفية وضعنا على SD-6 الشبكة ياست سنة. |