Biliyorsun değil mi, o üç eleman da, resimlerinde gülümsüyor. | Open Subtitles | هل تعلم , أن ثلاثتهم يبتسمون في صور ملفاتهم الشخصية |
Hatta görme engelli bebekler bile insan sesini duyunca gülümsüyorlar. | TED | وحتى الاطفال المصابين بالعمى .. يبتسمون استجابة للاصوات من حولهم |
üçte birimizden fazlası günde 20 defadan daha fazla gülüyor, yüzde 14 ten azı ise 5 kereden daha az gülümsüyor. | TED | اكثر من ثلث الاشخاص يبتسمون اكثر من 20 مرة في اليوم وهناك 14% من يبتسم اقل من 5 مرات في اليوم |
Komadakilerde gülümser, aptal ama bu onların mutlu olduklarını göstermez. | Open Subtitles | أيها الغبي, بعض المصابين بالغيبوبة يبتسمون لايعني هذا أنهم سعداء |
Jürinin gülümseyip arkasına yaslandığını görünce görevimi tamamladığımı anladım. | Open Subtitles | عندما رأيت هيئة المحلفين ..يرجعون للخلف و يبتسمون عرفت بأن عملي قد تم |
Gördün mü bir odada oturan iki adamın sorunu şu, sen onlardan sadece birini görebiliyorsun ve onlar arkaları dönük halde ...sana bakıyorlar, gömleklerinin yakası bana güler bir halde. | Open Subtitles | يقفون و هم يشاهدوني و يبتسمون لي و من ثم سموك أنت الرئيس |
Algoritmalarımıza farklı etnik gruplardan, yaşlardan, cinsiyetlerden gülümsediğini bildiğimiz on binlerce örnek veririz ve aynısını zoraki tebessüm için de yaparız. | TED | أضفنا لخوارزمياتنا العشرات من الآلاف من الأمثلة لأشخاص نعلم أنهم يبتسمون بحق، من مختلف الأعراق والأعمار والأجناس، ونفس الشيء للبسمة الصفراء. |
Herkes çok nazik. Herkes gülümsüyor ve eğiliyor. | Open Subtitles | الجميع مهذبون والجميع يبتسمون والجميع ينحني |
İncinecekler miydi yoksa mutlu mu olacaklardı? Şu anda bir yerlerde... Franklin ve Jefferson aşağı bakıp gülümsüyor. | Open Subtitles | شيء يقول لي أنه في مكان ما فرانكلين و جيفرسون ينطرون إلينا و يبتسمون |
Gittiği her yerde asillerin ve kadınların dikkatini çekiyor. Ona gülümsüyorlar. | Open Subtitles | يجذب انتباه الرجال والنساء النبلاء أينما ذهب، يبتسمون له ويحنون رؤوسهم |
Çünkü orada yukarıdaki yıldızlarda bütün kahramanlar geçmiş, bugün ve gelecek bize bakıp gülümsüyorlar. | Open Subtitles | لأنه هناك فوق ، في النجوم العليا كل الأبطال من الماضي الحاضر و المستقبل ينظرون إلينا أسفل و يبتسمون |
Yüzüme karşı gülümsüyorlar ama arkamı döndüğümde bıçaklarını çekiyorlar. | Open Subtitles | يبتسمون في وجهي ويسحبون سكاكينهم من ورائي |
Resimde hepsi gülüyor, mutlular, umutlular ama "Bugün bu çocukların kaçı mutlu acaba?" diye düşünmeden de edemedim. | Open Subtitles | و كلهم يبتسمون و سعداء و متفائلون و رحت أفكر "كم من همؤلاء الأولاد سعيد اليوم؟" |
Bu bebekler bütün gün gülüyor. | Open Subtitles | هؤلاء الدمى يبتسمون طوال النهار |
Bu dünyada, sürücü ölümcül bir kazayla ya da olayla karşılaştığında gülümser. | Open Subtitles | في عالم السباقات الراكبون يبتسمون بعد التعرض لحادثة قاتلة أو مأساة |
Ya yanımda olurlar ve savaşa gireriz ya da gülümseyip elimi sıkarlar ve giderler. | Open Subtitles | اما يكونوا معي ونذهب للحرب او سوف يبتسمون |
Şehrin en güzel kızları ona güler karşılığında gülücük almak için dua ederdi. | Open Subtitles | وأجمل الأطفال كانو يبتسمون له كأنوا يأملون أن يبتسم لهم في المقابل |
Yaptığım şey sayesinde insanların gülümsediğini görüyorum. | Open Subtitles | أرى الناس يبتسمون بسبب ما فعلته |
Buraya geldiğimizden beri yüzümüze gülüp iyi şeyler söyleyen ama bizi arkamızdan bıçaklayan insanlar tarafından yalan söylendi. | Open Subtitles | منذ أن وصلنا هنا، تم خداعنا من قبل أناس يبتسمون ويقولون لنا أشياء جيدة بينما يطعنوننا في الخلف. |
Hayır be tabii! Bu sırıtan insanlardan nefret ediyorum. | Open Subtitles | لا,ياللجحيم, لا,أنا أكره الأشخاص الذين يبتسمون |
Sana gülümseyeceğim, sonrasında sende gülümsersen gülümseme bulaşıcıdır hipotezim ispatlanır. | Open Subtitles | أنا سوف يبتسمون لك، ثم إذا كنت تبتسم العودة في وجهي، يثبت فرضيتي أن يبتسم هو معد. |
Bütün bu mutlu insanları görmeye dayanamıyorum gülüyorlar, el ele tutuşuyorlar, öpüşüyorlar. | Open Subtitles | لا أتحمّل رؤية كل هؤلاء الناس السعداء، يبتسمون, يمسكون بالأيادي، يتبادلون القبلات. |
Çocukların ve ailelerin gözlerinin içine bakıp da gülümseyerek şöyle dediklerini duymak: | Open Subtitles | عندما أنظر إلى أعين الأطفال و الأباء.. و هم يبتسمون و يقولون: |
Gülümsediklerini sanmıyorum.. Kafalarındaki; ABD Başkanını seçme şeklinin bu olduğunu sanmıyorum.. | Open Subtitles | لا أعرف إن كانونا يبتسمون لباد جونسون هذا ليس من كانوا يفكرون به لاختيار رئيس الولايات المتحدة |