ince bağırsaklar, kalın bağırsaklar. Pankreas da gayet iyi görünüyor. | Open Subtitles | الأمعاء الغليظة، وهذا بنكرياس يبدو جيدًا. |
Ben bir doktorum. Çamaşırhaneye gönderiyorum. - Kesik iyi görünüyor. | Open Subtitles | أنا طبيبة، أجعل أحدهم يغسلها. الجرح يبدو جيدًا. |
Ama söyleyeyim, örgütlenme iyi görünüyor. | Open Subtitles | لكن علي إخبارك التنظيم يبدو جيدًا. |
Oldukça güzel görünüyor. Nedir o, gümüş ya da platinyum falan mı? | Open Subtitles | إنه يبدو جيدًا مما هو، فضة أم بلاتينيوم؟ |
güzel görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو جيدًا سوف أشاهده يوم الافتتاح بالتأكيد |
Bu hiç de iyi gözükmüyor. Senin paranı almadı, değil mi? | Open Subtitles | هذا لا يبدو جيدًا ، لم يأخذ مالكِ أليس كذلك ؟ |
Bilgilerinizi ona ulaştıracağım. 14 numara iyi görünüyor. | Open Subtitles | أنا أقوم بتحويل بياناتكم لها. رقم 14 يبدو جيدًا... |
- Anketler iyi görünüyor. - Aman nazar değmesin. | Open Subtitles | سبر الآراء يبدو جيدًا أجل، لا تجلبي سوء الطالع الآن - |
Burası çok iyi görünüyor. | Open Subtitles | - المكان يبدو جيدًا ، ايضا - اممممم |
- Tepe iyi görünüyor. - Tepe iyi görünüyor... | Open Subtitles | .التل يبدو جيدًا - .التل يبدو جيدًا - |
İşler iyi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو جيدًا للغاية |
Oldukça iyi görünüyor. | Open Subtitles | الآن هذا يبدو جيدًا للغاية |
İyi görünüyor, değil mi? | Open Subtitles | هذا يبدو جيدًا ، أليس كذلك؟ |
- İyi görünüyor. - Efendim? | Open Subtitles | يبدو جيدًا - سيدي؟ |
- Oğlun iyi görünüyor. | Open Subtitles | - الفتى يبدو جيدًا - |
güzel görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو جيدًا. |
Çok güzel görünüyor Zachariah amca. | Open Subtitles | هذا يبدو جيدًا للغاية أيها العم (زكريا) وما رأيك يا صبي؟ |
güzel görünüyor. | Open Subtitles | ذلك يبدو جيدًا. |
- güzel görünüyor. | Open Subtitles | - إنه يبدو جيدًا |
- Et çok güzel görünüyor! | Open Subtitles | -هذا اللحم يبدو جيدًا ! |
güzel görünüyor. | Open Subtitles | يبدو جيدًا |
Doğrusunu istersen pek iyi gözükmüyor. | Open Subtitles | إن هذا لا يبدو جيدًا إذ كنت تريد أن أكون صادق معك |