"يبقى بعيداً" - ترجمة من عربي إلى تركي

• uzak durmasını
• uzak durması

Ona uzak durmasını söyledim, yoksa polisi arayacağımı, sonra içeri girdi.
أخبرته أن يبقى بعيداً لهذا إتصلت بالشرطة وقام هم بإقتحام المنزل

uzak durmasını isteyen mahkeme emri olmadan hayır.
ليس بدون قرار محكمي ينصّ على أنّ يبقى بعيداً عن المبنى

Ben de bu yüzden gidip Küçük Portekizlinle konuştum ve ona benimkinden uzak durmasını söyledim.
لذا ذهبت لمعاشركِ الجنسي البرتغالي و لقد أخبرته بأن يبقى بعيداً عما يخصني

Ailenden uzak durması için uyardım onu. Arabasını görünce, ben...
حذرته بأن يبقى بعيداً عن عائلتك وعندما رأيت سيارته

Ona öğrettikleri bütün kelimeler, uzak durması gereken şeylerdi.
كل ما كانوا يعلمونه اياه, هي الامور التي يجب ان يبقى بعيداً عنها

Anne onun hayatımızdan uzak durmasını istiyorum.
لقد حذرته بأن يبقى بعيداً عن حياتنا

Çünkü ona senden uzak durmasını söyledim.
لأنّني قلتُ له أن يبقى بعيداً عنكِ

- Ona dokunma! - Ona eşyamdan uzak durmasını söyle...
عليك اخباره ان يبقى بعيداً عن اشيائي

Ona ailenden uzak durmasını söylemiştin.
قُلتَ له أن يبقى بعيداً عن عائلتك

Radyo'ya göz kulak olurum, beladan uzak durmasını sağlarım.
سأهتم بــ(راديو) وأتأكد أن يبقى بعيداً عن المشاكل

Lynch' ten uzak durmasını söyledim
لقد اخبرته ان يبقى بعيداً عن (لنش) وطاقمة

Ona uzak durmasını söyleyebilirim.
-بإمكاني أن أقول له أن يبقى بعيداً

Winston'a uzak durmasını söyledik,
لقد اخبرنا (وينستون) ان يبقى بعيداً

Tom'a uzak durmasını söyle.
قولي "لتوم" أن يبقى بعيداً

Ona Russell'dan uzak durmasını söyledim.
أخبرتُ (راسل) أن يبقى بعيداً عنه

Ondan uzak durmasını istedim.
-أردتُه أن يبقى بعيداً عنها .

Severide'a söylediğim şey o heriften neden uzak durması gerektiğiydi.
ولماذا يجب عليه أن يبقى بعيداً عن ذلك الرجل.

Kardeşinin benim karımdan uzak durması gerekiyordu.
أخوك كان يجب أن يبقى بعيداً عن زوجتى

Laura'dan uzak durması için Corey'i biraz hırpaladık.
نقسو عليه قليلاً ما يجعله يبقى بعيداً عن "لورا".