ويكيبيديا

    "يبقى شيء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şey kalmadı
        
    • şey kalmamış
        
    • bir şey kalmamıştı
        
    • şey kalmayacak
        
    • şey kalmayınca da
        
    Sanırım artık senin bir geri zekâlı olduğun dışında söylenecek bir şey kalmadı. Open Subtitles حسناً ، أعتقد انه لم يبقى شيء لقوله ألا أنك أحمق
    Senin için endişelenecek bir şey kalmadı. Open Subtitles لا ، لم يبقى شيء يقلق بالنسبة لك
    Bitti. Hiçbir şey kalmadı. Open Subtitles الأمر انتهى, ولم يبقى شيء هناك
    - Marx'tan geriye hiçbir şey kalmamış. - Şehrin semalarında uçuşanlar dışında. Kontrol altına almalıyız. Open Subtitles لم يبقى شيء من ماركس - ماعدا الذين يطيرون نحو البلدة -
    Neredeyse hiçbir şey kalmamış! Open Subtitles إنه بالفعل لم يبقى شيء
    Bütün Marslılar yok olduğundan istilacıların beslenecekleri bir şey kalmamıştı. Open Subtitles مع كل المريخ ذهب، كان الغزاة لا يبقى شيء لإطعام عليه،
    Aksi halde, Afrika'mızda savaş alanından başka bir şey kalmayacak. Open Subtitles والَا فلن يبقى شيء في أفريقيا غير ساحات القتال
    Ailemi elimden aldılar ve artık alacak bir şey kalmayınca da sıra maaşımın üçte ikisine ve sağlık sigortama geldi. Open Subtitles اخذوا عائلتي, وعندما لم يبقى شيء ليأخذوه اخذوا ثلثي راتبي وتأميني الصحي
    İyileşeceksin. Kusacağın bir şey kalmadı. Open Subtitles لم يبقى شيء لتقذفيه اوعدك بذلك
    Sanırım ona banka hesabını gösterip sebepsiz yere bir yaşlı adamla yattığını göstermekten başka yapacak bir şey... kalmadı. Open Subtitles حسنا، أعتقد أن هناك لا يبقى شيء للقيام تظهر إلى جانب أن الكلبة الرصيد المصرفي الخاص بك، جعلها تدرك نامت مع الرجل البالغ من العمر من دون سبب،
    Endişelenecek bir şey kalmadı. Open Subtitles لم يبقى شيء يقلقك
    Görecek bir şey kalmadı. Open Subtitles لم يبقى شيء لكي تراه
    Tartışacak bir şey kalmadı. Open Subtitles لم يبقى شيء لتتم مناقشته
    - Sizin yaptıklarınızdan sonra babamdan geriye hiç bir şey kalmadı. Open Subtitles لم يبقى شيء من ابي - بعد ما فعلتم
    Geriye hiçbir şey kalmamış. Open Subtitles لم يبقى شيء غير صحيح أيضاً
    Yıkıntılardan başka bir şey kalmamış. Open Subtitles لم يبقى شيء سوى خراب
    Ne uğraşıyoruz ki? Bir şey kalmamış. Open Subtitles لم يبقى شيء
    Hiç bir şey kalmamış. Open Subtitles لم يبقى شيء.
    Ama sabah olduğunda, onlardan geriye yerde, sıralarda ve duvarlarda temizlenmesi gereken kandan başka bir şey kalmamıştı. Open Subtitles لكن في الصباح لا يبقى شيء منهم فقط الدم الذي ننظفه من على الارضيه والأثاث والجدران
    Boşanana kadar tüm kirli çıkılarımı çoktan keşfetmişti bile. Paylaşacak bir şey kalmamıştı. Open Subtitles حينما إنتهى من إيجاد ثغرات وإخفاء الأصول، لم يبقى شيء لنتقاسمه.
    Birkaç gün içinde tozdan başka bir şey kalmayacak. Open Subtitles في غضون أيام قليلة لن يبقى شيء سوى التراب
    Yiyecek bir şey kalmayınca da, ...yıldızlar arasında yeni yolculuklara çıkacak. Open Subtitles وعندما لا يبقى شيء يلتهمه، سوف يشرع في رحلة جديدة بين النجوم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد