ويكيبيديا

    "يتأخر على" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • geç
        
    Bir öğretmen derse asla geç kalmamalı. Yerlerinize oturun. Open Subtitles وينبغي على المعلم ان لا يتأخر على الصف اجلسوا على مقاعدكم
    Oğlum Brian her seferinde okula geç kalıyor. Open Subtitles إبني براين دائماً ما يتأخر على المدرسةِ.
    kızgın görünüyordu. Tıpkı erkek arkadaşı yemeğe geç geldiğinde annenim kızdığı gibi. Open Subtitles نوعاً ما مثلما يحدث عندما صديق أمي العاطفي يتأخر على العشاء
    Amerikan Kültür Ataşesi kendi yemeğinde geç kalamaz. Open Subtitles الملحق الثقافي الأمريكي، لا يجب أن يتأخر على عشاء حكومته
    Kısım başkan yardımcısı kiliseye geç kalamaz adamım. Open Subtitles نائب الرئيس لا يستطيع أن يتأخر على الإجتماع يارجل
    İkinci olarak, daima işe geç kalıyor. Open Subtitles ثانيا، هو دائماً يتأخر على العمل
    Ben birisini öldürdüğümde hiç kimse işine geç kalmaz. Open Subtitles عندما أقتل رجل لا أحد يتأخر على عمله
    Doğru tarafı seçmek için çok geç değil! Open Subtitles الوقت لمَ يتأخر على إختياركم للجانب الصحيح!
    Babam neden gecikti acaba. Evet.Köfte akşamında eve kim geç kalır ki? Open Subtitles -نعم، من يتأخر على ليلة اللحم؟
    Kendi cenazesine bile geç kalacak. Open Subtitles سوف يتأخر على جنازته
    - Ne için geç kalamaz? Open Subtitles ـ يتأخر على ماذا؟
    Lafayette'in yemekleri yapması lazım ama o hep geç gelir zaten. Open Subtitles و(لافاييت) من المفترض أن يأتي للطهي، ولكنه يتأخر على الدوام.
    - Kesinlikle geç değil. Open Subtitles لم يتأخر على الإطلاق
    Koşuya geç kalacak. Open Subtitles سوف يتأخر على الشاحنة
    Ama bunun için geç olmayabilir. Open Subtitles ولكن لعله لم يتأخر على ذلك
    Ryan görüşmelere hep geç kalıyor. Open Subtitles (رايان) كان دائماً يتأخر على اجتماعاتنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد