ويكيبيديا

    "يتبول في" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • işiyor
        
    • işerken
        
    - Geçen gece bir parti veriyorduk... - Lavaboya işiyor. ...ve nereye baksam... Open Subtitles إنه يتبول في الحوض أعني من الحيوان المريض الذي يتبول في الحوض؟
    Kavanozlara işiyor ve onu ofisin içinde bırakıyor. Open Subtitles إنه يتبول في الجِرار ويتركهم بأنحاء المكتب.
    Ağabeyin pek çok sokağa işiyor senelerdir. Open Subtitles كان أخوك يتبول في العديد من الزقاقات على مر السنين
    Şu adam idrar torbasına işerken gülüyor mudur sence? Open Subtitles تعتقدين أن هذا الرجل عندما يتبول في كيس يجب أن يشعر بالأبتسامة؟
    - Benim boşaltma tüpümü kullanıyordu işerken. Open Subtitles لقد كان يتبول في الأنبوب الخاص بي
    Oda 1014'te Baltimore'lu bir piç var devamlı lavaboya işiyor yahu. Open Subtitles هنالك هذا السافل من (بالتيمور) في شقة 1014. و الذي يظلُ يتبول في المغسلة يا رجل.
    Chip, patronu öldürülürken o da altına işiyor olacak. Open Subtitles تشيب ) فقط سوف يتبول في بنطاله بينما يتم تصفية زعيمه )
    Ne durumda? Lazımlığa işiyor. Open Subtitles يتبول في كيس "تقصد قسطرة"
    Barney halka açık alanlarda ne sıklıkla işiyor ki? Open Subtitles هل عادةً (بارني) يتبول في أماكن عامة ؟
    Lavoboya işiyor. Open Subtitles إنه يتبول في الحوض !
    - En son Noel Baba'yı alışveriş merkezinde işerken görmüştüm. Ama bu iş ondan da fena. Open Subtitles هذا خاطىْ أكثر من اليوم الذي رأيتُ "سانتا" يتبول في السوّق
    Evet. Polis arabasının üzerine işerken yakalandı. Open Subtitles نعم, قبض عليه وهو يتبول في سيارة للشرطة
    Onu Sanborn'un Kafe'de işerken yakaladım! Open Subtitles وجدته يتبول في مقهى (سانتبورن)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد