Ne demek istediğimi biliyorsunuz. En çok konuştuğu adam. | Open Subtitles | تعلم ما أعنيه ، الرجل الذي كان يتحدث معه كثيراً |
(Kahkahalar) Öte yandan içedönükler, "Charles"de kalır, konuştuğu kişi tarafından yakınlığa izin verilene dek. | TED | (ضحك) أما بالنسبة للانطوائيين يبقى الاسم"تشرلز" حتى يعطى الإذن بأن يكون حميميًا أكثر من قبل الشخص الذي يتحدث معه. |
Pekala belki küçük bir parçam onunla konuşmak istiyor. | Open Subtitles | حسنـاً رُبَّمَا جزء صَغير جداً منّي يريد أن يتحدث معه. |
Birisi onunla konuşmak zorunda. | Open Subtitles | مقر العبيد يجب ان يتحدث معه احد |
Kahvesini getirdiğimde, bilgisayarın konuştuğunu duydum. | Open Subtitles | عندما أحضرت له قهوته سمعت الحاسوب يتحدث معه |
O öldürülmeden önce onunla konuşan son kişi sendin. | Open Subtitles | كنت آخر شخص يتحدث معه قبل مقتله. |
Ama babası aradı ve onunla konuşması gerekti. | Open Subtitles | لكن والده كلمه ، وكان عليه أن يتحدث معه |
Gitmesine izin vermeden önce psikoloğun onunla konuşmasını sağla. | Open Subtitles | اجعلي الطبيب النفسي يتحدث معه قبل ان نقرر مغادرته |
Bugünkü müşterim sanki Konuşacak birine ihtiyacı varmış gibiydi. | Open Subtitles | هو فقط بدا انه يريد احداً ما ان يتحدث معه |
Reggie Jackson'ın tüm sezonu konuştuğu sırada oradaki ilk gazeteci bendim ve bu onun suyuna gittiğimden değildi. | Open Subtitles | كنت المراسل الوحيد الذي (يتحدث معه (ريجي جاكسون طوال الموسم، و ليس لأنني كنت أتساهل معه |
Ama Çavuş Willis ya da konuştuğu birisinin ikiyle ikiyi yan yana getirebilme tehlikesi var. | Open Subtitles | ولكن الخطر هو أن الضابط (ويليس) أو شخص يتحدث معه -قد يكتشف الأمر -لازالوا بحاجة لإثبات الأمر |
Kardeşinin onunla konuşmak istediğini söylersin. | Open Subtitles | أخبره أن أخاه يريد أن يتحدث معه |
Sidney Purcell, onunla konuşmak ölü sıçanlarla dolu bir kanalizasyon borusunda mahsur kalmak gibi. | Open Subtitles | سيدني بورسيل... يتحدث معه الأمر يبدو كمن يُلْصَقَ في بالوعة ملئى بالجرذانِ الميتةِ. |
Gecenin sonunda kiminle konuştuğunu görmek için görüntüleri kontrol ediyorum. | Open Subtitles | افحص أشرطة المراقبة لتلك الليلة لأرى من يتحدث معه |
Bak, Çalışmam gerekiyor.Bu adama kiminle konuştuğunu öğret tamam mı? | Open Subtitles | انظر انا لدي عمل عليك تعليم هذا الرجل ليعرف من الذي يتحدث معه |
- Peki ya onunla konuşan adam? | Open Subtitles | ماذا عن الرجل الذى يتحدث معه |
Ben de onunla konuşması için Ray'i aradım. | Open Subtitles | اذا , اتصلت براي حتى ياتي و يتحدث معه |
Birimizin onunla konuşması gerek. | Open Subtitles | واحد منا لابد أن يتحدث معه |
Tanrının onunla konuşmasını, bir yolcu uçağını rotasından yüzlerce km uzakta bir mısır tarlasının ortasına indirmesini mi diyorsun? | Open Subtitles | أن صوت الرب كان يتحدث معه يخبره، أن يهبط بطائرة مدنية في منتصف حقل ذرة بعيد بمئات الأميال عن مساره ؟ |
Bu çocuğun, ona kiminle konuşması söylendiyse onunla konuşmasını, nerede dua etmesi söylediyse orada dua etmesini, nerede uyuması söylendiyse orada uyumasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد من هذا الفتى أن يتحدث مع الذي أُمِرَ أن يتحدث معه يصلي في المكان الذي أُمِر أن يصلي فيه ينام في المكان الذي أمر أن ينام فيه |
Berbat hissediyorum. Konuşacak kimsesi yok. | Open Subtitles | انا اشعر بالاسى هو ليس لديه احد يتحدث معه |