Buz, "pişiyor" ve eriyen sular buz tabakasının üzerine akıyor. | Open Subtitles | الجليد يطبخ في الأسفل و الماء يتدفّق في الغطاء الجليديّ |
Kanı orta yaşlarda birininki kadar güçlü ve canlı akıyor. | Open Subtitles | إنّهُ يتدفّق بقوة وحيويّة شخصٍ في نصف عمرها. |
Ve sonra bir yağmur gibi içimden akıyor, ve hiçbir şey hissetmiyorum fakat minnetkârlık... küçük aptal hayatımın... her basit anı için. | Open Subtitles | وبعد ذلك يتدفّق خلالي مثل المطر، وأنا لا أستطيع الشعور بأيّ شيء سوى بالإمتنان... عن كل لحظة... |
Hissetmen için gevşemen lazım ve senden akmasına izin vermelisin. | Open Subtitles | أنت يجب ان تحسي به وتتروكيه يتدفّق خلالك. |
Aşkın akmasına izin vereceksin. | Open Subtitles | دع الحب يتدفّق |
Kralın soyu gibi çabucak akan bir dere bir anın ve kederin | Open Subtitles | مثل سلالة الملوك تيار يتدفّق بسرعة شديدة من الذاكريات والأحزان |
Bu ise sağdan sola doğru akıyor. | Open Subtitles | وهذا النهر يتدفّق من اليمين إلى اليسار |
Dağ yamacından akıyor. | Open Subtitles | يتدفّق عبر سفح الجبل |
Bu, Mısır'ın başkenti Kahire'ye akan kudretli Nil Nehri. | Open Subtitles | هذا "نهر النيل" العظيم "وهو يتدفّق عبر العاصمة المصرية "القاهرة |
Onlar senin bilinçaltının dışına akan bir akarsudur. | Open Subtitles | هناك تيّار يتدفّق من عقلك الباطن |