Hayır, bu insanlarla elverişli koşullarda işbirliği yapmak istiyorum. | Open Subtitles | كلا، فأنا أريد هؤلاء القوم أن يتعاونوا عن طيب خاطر |
Fransız yetkilileri, işbirliği yapmazlarsa Almanları kızdıracaklarının farkındaydılar ama Fransız vatandaşı olan Yahudileri vermek istemiyorlardı ve sundukları çözüm şu oldu: | Open Subtitles | السلطات الفرنسية عرفت ذلك أنهم إذا لم يتعاونوا سيواجهون غضب الألمان لكنّهم لم يريدوا أن يسلّموا اليهود الفرنسيين |
- İşbirliği yapmazlarsa biraz sıkıştır ve bir soruşturma aç. | Open Subtitles | إذا لم يتعاونوا، نضغطهم أكثر لكي يتعاونوا. |
Entegratörler ara ofisler değildir, yöneticilerdir, desteklediğiniz mevcut yöneticiler, ki böylece diğerlerine işbirliği yaptırmak için, güçleri ve ilgileri olur. | TED | عوامل التوحد ليست مكاتب وسطى، بل هي المدراء، تعزيز المدراء الموجودين أصلاً لكي يكون لديهم السلطة و الاهتمام بجعل الآخرين يتعاونوا. |
Şunu bilmenizi isteriz ki Bay Rivers, işbirliği yapmayanlarla ilgilenmek için özel yöntemlerimiz var. | Open Subtitles | "نحن نأمل أن نثبت لك,سيد "ريفرز بأننا لدينا طرق للتعامل مع الذين لن يتعاونوا |
Fransızlar her zamanki gibi işbirliği yapmaya yanaşmadılar. | Open Subtitles | ...الفرنسيون وكعادتهم لم يتعاونوا معنا البتة... |
Bu şartlar altında işbirliği yapmazlarsa, onlar için diplomatik bir hata olacaktır. | Open Subtitles | .من جانبهم لو لم يتعاونوا في هذه الظروف |
Taleplerin olduğunu ve işbirliği yapmazlarsa önce polisin öleceğini söyle. | Open Subtitles | و إن لم يتعاونوا فإن الشرطي سيموت أولاً |
İşbirliği yapmazlarsa onları öldüreceksin. | Open Subtitles | لو لم يتعاونوا ستقتلهم. |
İşbirliği yapmayacaklar, biliyorsun. | Open Subtitles | لن يتعاونوا تعرف ذلك |
Ve uh... İşbirliği yapmazlarsa onları vurayım mı? | Open Subtitles | - وهل نرديهم إن لم يتعاونوا معنا؟ |
İşbirliği yapıp Dr. Sengupta'nın teklifini kabul edenler için öyle. | Open Subtitles | هذا بالنسبة لمن يتعاونوا ويتجاوبوا مع د. (سنجبتا). |
FBI işbirliği havasında değil. | Open Subtitles | لن يتعاونوا |