Bu kürsüye çıkan bütün başkanlar her şeyin değişeceğine yemin etse de sonuçta hiçbir şey değişmiyor. | Open Subtitles | وكل رئيس جديد يقف هنا يتعهد أن الأمور ستكون مختلفة، ولا شيء يتغير، |
Değer verdiği herkesin huzuruna çıkıp ömrünün sonuna kadar seni seveceğine ve sadık kalacağına dair yemin etmek istiyor. | Open Subtitles | و الآن يريد الوقوف أمام جميع من يهتم بهم و يتعهد بأنه سوف يحبك و يكون مخلص لك لبقية حياته |
Altı ay önce yemin ettim. | Open Subtitles | وأغتنم بلدي يتعهد قبل ستة أشهر فقط. |
PATTON MESSINA'YA GİRMEYE YEMİN ETTİ! | Open Subtitles | "باتـون" يتعهد بالإستيلاء على "ميسينـا" |
PATTON MESSINA'YA GİRMEYE YEMİN ETTİ! | Open Subtitles | "باتـون" يتعهد بالإستيلاء على "ميسينـا" |
Sana güvence veriyor. Nilin aşağısına... güvenli bir şekilde geçmeni sağlayacak. | Open Subtitles | انه يتعهد لك ، اذا كنت تحرص على التقدم أسفل النهر |
Böylece Michael, D'Haranları kahraman ilan etti herkes de Rahl'a sadakat yemini etti. | Open Subtitles | ويعلن "مايكل" ان "الدهارن" ابطال و يتعهد الكل بالولاء و الطاعه الي "رال". |
Sirko yarın ortak düşmanlarına karşı gideceklerine, Kazakların özerkliklerini koruyacaklarına ve Vahşi Alanlara birlik getireceklerine yemin ediyor. | TED | يتعهد سيكرو بأن المستقبل، سيشهد إغارتهم على عدوهم المشترك، ويدافعون عن استقلال القوزاق وتحقيق وحدة أرض "الحقول البرية". |
- Buna yemin eder misin? | Open Subtitles | الملك يتعهد بذلك؟ |
Ayrıca, İmparator'un orduları ile müştereken, Fransa'yı işgal etme güvencesi veriyor. | Open Subtitles | كما يتعهد أيضا بغزو فرنسا بالتعاون مع جيوش الامبراطور |
Erkekler Mars'tan kadınlar Venüs'ten olmasına rağmen birbirinizi seveceğinize ve ikiniz de yaşadığı sürece, mutlu aile hayatınızı sürdüreceğinize söz veriyor musunuz? | Open Subtitles | أخيرًا، برغم أنه من الواضح أن الرجال من المريخ وأن النساء من الزهرة، هل يتعهد كل منكما بحب الآخر ومودته |
Führer intikam yemini etti. | Open Subtitles | والقائد يتعهد بالإنتقام الحلو |