Bütün gün tartışmış, birbirlerine hakaret etmiş ve kavga edip durmuşlardı. | Open Subtitles | تجادلا طوال اليوم يهينان بعضهما البعض و يتقاتلان |
Bina görevlisi tek yumurta ikizlerinin kavga ettiğini söyledi. | Open Subtitles | الحارس قال بأنّه كان توأمان متشابهان يتقاتلان |
Sanırım bir hiç uğruna kavga ettiklerini fark ettiler. | Open Subtitles | أظن أنهما أدركتا انهما يتقاتلان على لا شئ |
Ben ikili dövüş yaptırdığımda, ölümüne dövüşürler. | Open Subtitles | عندما أكافح الزوجي المتبارز اللذان يتقاتلان حتى الموت |
Hala bunun için savaşıyorlar ama Megan'ı tanıyorsam hazır olsan iyi olur. | Open Subtitles | حسناً، هما مازالا يتقاتلان عليها في الوقت الحالي، ولكن معرفة من (ميغان)، أود أن أقول، استعدي. |
Para için savaşan bir Rus atı ve kardeşi için çalışan bir Zombi. | Open Subtitles | آه, أوافقك. يبدو أن من الممتع رؤيتهما يتقاتلان حتى الموت. |
Bırakın Stannis ile Roose savaşsın. | Open Subtitles | ) لندع (ستانيس) و(روز) يتقاتلان |
İki sinirli yaratık, Cehennem Köpeği ve Canavar bir ceset yığını üstünde dövüşüyor. | Open Subtitles | مخلوقان ثائران للغاية، الـ"هيلهاوند" والوحش يتقاتلان فوق كومة من الجثث. |
Her erkeğin kalbinde sürekli dövüşen iki kurt vardır. | Open Subtitles | هناك ذئبان يتقاتلان في قلب كل رجل |
Lily, ne hakkında kavga ettiklerini biliyor musun? | Open Subtitles | ليلي ، هل تعرفين حول ماذا كانوا يتقاتلان ؟ |
İki erkeğin kavga etmesi bana hep çok ilkel ve seksi gelmiştir. | Open Subtitles | هناك دائماً شيء مثير بخصوص رجلان يتقاتلان |
Bu çok kafa karıştırıcı. Bu ikisi niye kavga ediyor? | Open Subtitles | .كل شئ محير .لمادا هذان الإثنان يتقاتلان |
Eve geldim... ..ve Michael ile Clifton'ı kavga ederken buldum. | Open Subtitles | وصلتُّ للمنزل ووجدتث مايكل و كليفتون يتقاتلان |
Hikâyeyi biliyorsunuz, birbiriyle kavga eden iki grup vardır... | Open Subtitles | تعلمون تلك القصة التي تتحدث عن جانبين يتقاتلان |
İki adam kavga ediyorlardı ve benim patronumu vurdular. | Open Subtitles | كان هناك رجلان يتقاتلان وضربوا رئيسي |
Ike ve Tina kavga ettiğinde, baterist böyle hissetmiştir herhalde. | Open Subtitles | هذا حتماًً شعور الطبّال عندما شاهد (آيك) و (تينا) يتقاتلان |
Bütün bu insanlar iki küçük kızın kavga etmesini mi izlemek istiyorlar? | Open Subtitles | هل يريد الناس رؤية فتاتان يتقاتلان هنا؟ |
- Ve sonra dövüşürler. - Daha değil! | Open Subtitles | وعندها يتقاتلان ليس بعد |
Evet, cadılar ve vampirler şehrin bataklık olduğu dönemden beri güç için savaşıyorlar ama hepimiz New Orleanslıyız ve sen şimdi güçlü 9 cadı meclisini dışarıdan gelen bir adama teslim ediyorsun! | Open Subtitles | أجل السحرة ومصّاصي الدماء يتقاتلان على السلطة ولطالما كانت المدينة بركة دم، لكننا جميعًا كيان (نيو أورلينز) والآن ستسلّم المعاشر التسع لمنظّمة دخيلة! |
Sanırım, yüzyıllardır birbirleriyle savaşan iki tane uzaylı robot ırkı var ve en büyük savaşları için bizim gezegenimizi seçmişler. | Open Subtitles | ...حسناً، إن كان لابد أن أخمّن، سأقول أن الرجلين الآلين الفضائيين يتقاتلان على مدى القرون اختارواْ كوكبنا مكاناً لينهواْ نزاعهم |
Bırakın Stannis ile Roose savaşsın. | Open Subtitles | دعي (ستانيس) و(روس) يتقاتلان |
Knuckle bu davranışta bulunmasa ikisi hala dövüşüyor olabilirdi. | Open Subtitles | لو (نوكل) لم يتدخّل، لظلّ كلاهما يتقاتلان. |
Her erkeğin kalbinde sürekli dövüşen iki kurt vardır. | Open Subtitles | هناك ذئبان يتقاتلان في قلب كل رجل |