Zamanda geriye atılan her adımda uzay dokusu büzülüyor ve evren giderek küçülüyor. | Open Subtitles | مع كل خطوة إلى الوراء من الزمن، نسيج الفضاء يتقلص والكون يصبح أصغر. |
Sanırım idare ederim lordum, ama sanki... her yıl biraz daha küçülüyor. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأتصرف بشكل مهذب سيدي، لكن إن حدث يبدو أنه يتقلص قليلاً كل عام |
Diğer taraftan, başkalarına iyi davranırsak bizim içimizdeki ve diğerlerinin içindeki kötülük küçülür. | Open Subtitles | في الجهة المقابلة، لو عاملنا الآخرين جيدا.. يتقلص الشر بداخلنا.. بداخل الآخرين أيضا. |
Güneşin etkisi azalıyor. Ve okyanus donmaya başlıyor. | Open Subtitles | تأثير الشمس يتقلص ، و المحيط بدأ في التجمد. |
Deri, iskeletsizken gerilir ya da büzülür mü? | Open Subtitles | وهل يتقلص الجلد ويتمدد؟ |
Bana göre sistem istediği şekilde daralır ve genişler. | Open Subtitles | اعتقد ان النظام يتقلص ويتوسع حينما يريد. |
Bir zamanlar sınırsız sandığımız evrenimiz de küçülmek zorunda kalıp diğer evrenlerle dolu olan hayal bile edemediğimiz devasa bir çoklu evren sistemindeki yerini alabilir. | Open Subtitles | كوننا بنفسه بمجرد ما فرضنا أنه محدود ربما يتقلص ليأخذ مكانه الصحيح كعضو متواضع وسط أكوان أخرى ضخمة |
Otani'yi her gün 1 cm küçülmesi için lanetliyorum! | Open Subtitles | اتمنى اوتاني أن يتقلص ! سنتيمتر واحد كُل يوم |
Ama bir psikologa sızlanmayı düşünsen iyi olacak. | Open Subtitles | ولكن ربما يجب عليك التفكير عن الأنين إلى يتقلص. |
Psikologum bunun yaygın bir korku olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول لي يتقلص هذا هو الخوف المشترك جدا. |
psikiyatrist veya yoga da olabilirdi, ama ben müziği seçtim. | Open Subtitles | كان يمكن أن يكون يتقلص أو اليوغا، و ولكن أخذت الخيار الموسيقى. |
Alan küçülüyor ve bunun anlamı da çevrimiçi olduklarında bilgisayarları kullanabiliriz. | Open Subtitles | حسناً، الحقل يتقلص مما يعني ...إنه يمكننا إستخدام الحاسوب عندما يتم |
Sorun değil. Şanslılardan olduğumu söylüyorlar. Tümörüm küçülüyor. | Open Subtitles | لا بأس ، فقد قالوا انني من المحظوظين لان ورمي يتقلص |
Görünen o ki kabarcık kendi içine doğru küçülüyor. | Open Subtitles | .. حسناً , يبدو الآن انه يتقلص ينهار على نفسه |
Dünya küçülüyor. | TED | إن العالم يتقلص |
Bir adam nasıl böyle küçülür? | Open Subtitles | كيف بحق الجحيم أن يتقلص الرجل على هذا النحو؟ |
Ve insan beyini uyarılmaya ihtiyaç duyar yoksa körelir. Ve zevk merkezi gerçek anlamda küçülür. | Open Subtitles | العقل البشري يريد محفزات أو يتوقف عن النمو و مركز المتعة سوف يتقلص تدريجياً |
- Emin değiliz, ama sayılar gittikçe azalıyor. - Ya hafıza kaybı? | Open Subtitles | نحن غير متأكدين، لكن العدد يتقلص - ماذا عن فقدان الذاكرة؟ |
45 saat ve azalıyor. | Open Subtitles | إنها ثمانية و أربعون ساعة والزمن يتقلص |
"Penisim büzülüyor", ve ben doktorun gerçek boyutundan daha küçük..., ...oldugunu düsünmesini istemedim. | Open Subtitles | "قضيبي يتقلص", و أنا لا أرغب أن يفكر الطبيب أن هذا, كما تعلمين هذا حجمه الطبيعي لا تهتمي.. |
Kadınlarda ise büzülür. | Open Subtitles | في المرأة ,يتقلص . |
Her şey daralır ve kapanır. | Open Subtitles | كلّ شيء يتقلص وينكمش. |
Yapma, su soğuk. Biraz küçülmesi normal. | Open Subtitles | هيا الماء بارد انه يتقلص قليلا |
Pedere gittim, psikologa gittim. | Open Subtitles | لقد رأيت القس. لقد رأيت يتقلص. |
Önce haftada bir gün gidersin, sonra üç gün olur. sonra "Psikologum diyor ki?"yle başlayan cümleler kurarsın. | Open Subtitles | ... والشيء التالي الذي أعرف... ... تبدأ الجمل، "يا يتقلص يقول... . " |
psikiyatrist Dunleavy'ydi, değil mi? | Open Subtitles | وكان يتقلص دونليفي ، أليس كذلك؟ |