Yıllardır rakamlarlarla oynuyorlar ve şikayetler başlayınca tekrar yapacaklar, bütün bildikleri bu. | Open Subtitles | هم يتلاعبون بالأرقام منذ سنوات وسيفعلونها مجددا بمجرد تلقي شكاوى المواطنين هذا كل ما يجيدونه |
Bu şeyler görünmüyor, ama hava durumuyla oynuyorlar, şimdi bir program hazırlayıp, doğal olmayan hava durumlarını ara. | Open Subtitles | لكنهم يتلاعبون بالطقس، لذا أعدّي برنامج لأنماط الطقس الغير طبيعيّة |
Daha fazla para koparmak için seninle oyun oynuyorlar. | Open Subtitles | هم يتلاعبون بكما للحصول على المزيد من المال |
Övme yoluyla Oyuna getirirler. | TED | إنهم يتلاعبون من خلال التملق. |
Kanıtlarımla oynayan kişilere pek iyi gözle bakmam, efendim. | Open Subtitles | أنا أخذ موقف سيء ,سيدي,مع هؤلاء الذين يتلاعبون بأدلتي |
Bu canavarların ileri olduğu falan yok. Yemekleriyle oynuyor işte piçler. | Open Subtitles | لا شيء متقدم في تلك الوحوش إنهم يتلاعبون فقط بطعامهم |
DNA'mızla oynadıklarını, DNA'mıza ekledikleri bir şeyle bağışıklık sistemimizi çökerttiklerini söylüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تقولين أنهم يتلاعبون بحمضنا النووي وأنهم قادرين على وقف جهازنا المناعي بإضافة شيء ما لحمضنا النووي؟ |
Macar bir milyarder ve yardımsever, internetteki bazı komplo teorisyenlerine göre ise George Soros küreselci bir öcü, bütün dünya politikasını gizlice manipüle eden birkaç elitten biri. | TED | إنه من دولة المجر وكريم محب للخير. وبالنسبة إلى بعض المتآمرين عبر الإنترنت، يعد جورج سوروس مناصرًا للعولمة ومصدر رعب، وواحدًا من النخبة الذين يتلاعبون سرًا بالشؤون العالمية. |
Hayır, onlar bizi kazıklıyor. | Open Subtitles | انهم يتلاعبون بنا |
Kullanıcılar makinelerini çoktan CP/M bir işletim sistemi içim donatmaya başladı. | Open Subtitles | المستخدمون بالفعل يتلاعبون بأجهزتهم لكي يشغلوا نظام تشغيل "سي بي ام" |
Onlar öyle oynuyorlar oyunu. | Open Subtitles | حسناً، هذه هي الطريقة التي يتلاعبون فيها بالأمر |
Onunla fareyle oynar gibi oynuyorlar. | Open Subtitles | يتلاعبون به كآلة موسيقية رخيصة |
Sana oyun oynuyorlar, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعلم أنهم يتلاعبون بك، أليس كذلك؟ |
Onlar güçle oynuyorlar.Onlar ulusal değerleri unutuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتلاعبون بالقوة |
Onlar bizimle oynuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتلاعبون بنا |
Seninle,oynuyorlar,karga. | Open Subtitles | انهم يتلاعبون بك |
Bebeğim, Oyuna geliyorsun. | Open Subtitles | و ذهبت إنهم يتلاعبون بكِ يا عزيزتي |
Madem o, Tanrı'yı oynayan bir bilim adamı bir bakıma sen de öylesin. | Open Subtitles | إذاً، إذا كان هؤلاء العلماء يتلاعبون بحياة الناس... فأنتِ كذلك بشكل من الأشكال |
Suçlular sistemle kumar oynuyor onlara ben karşılaşmazsam, enayi yerine konulurum. | Open Subtitles | والمجرمون كانوا يتلاعبون بالنظام منذ الأزل وإذا لم أبادلهم التلاعب فأنا مغفلة إذاً لم لا أستطيع استخدام الأمر؟ |
Sabir bir rulet masasında oynadıklarını düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنهم يتلاعبون في لعبة الروليت |
Evet, evet, evet... o insanların duygularını manipüle eden ve onların psikolojileriyle oynayan kişidir. | Open Subtitles | فهمت .. الذين يتلاعبون بمشاعر الناس |
Vücut diline bakılırsa White Sand Belçikalıyı göz göre göre kazıklıyor. | Open Subtitles | ،من لغة الجسد فهم يتلاعبون به |
Kullanıcılar makinelerini çoktan CP/M bir işletim sistemi içim donatmaya başladı. | Open Subtitles | المستخدمون بالفعل يتلاعبون بأجهزتهم لكي يشغلوا نظام تشغيل "سي بي ام" |