ويكيبيديا

    "يتمحور حول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ilgili
        
    • etrafında
        
    • ile alakalıdır
        
    Eşcinsel ve transeksüel olmak, yeni varoluş biçimleri yaratmakla ilgili. TED كونّنا شاذة ومتحول جنسياً يتمحور حول خلقنا لطرق تعايش جديدة.
    Çoğu insan, dikkatin odaklandığımız şeyle ilgili olduğunu düşünür, fakat ayrıca, beynimizin filtrelemeye çalıştığı bilgi ile de ilgilidir. TED يعتقد الكثير من الناس أن الانتباه يتمحور حول ما نركّز فيه، ولكنه أيضاً يشمل المعلومات التي يحاول دماغنا تصفيتها.
    Yani tasarımı bir şey haricinde hiçbir şey bilmediğimiz bir bağlamda yapmak zorundaydık: Bütünüyle dikeylikle ilgili olacaktı. TED لذا اضطررنا لوضع تصميم في سياق لم نكن نعرف عنه أي شيء تقريبًا، سوى شيء واحد: أنه سوف يتمحور حول الرأسية.
    Bence evde sağlık etrafında gelişecek yeni bir sistem yaratma zamanı. TED اعتقد أنه الوقت المناسب لإيجاد نظام جديد يتمحور حول الرعاية الصحية المنزلية.
    Bu tamamen işçi sendikaları etrafında kurulmuş bir topluluk. TED تعد هذه البلدة مجتمعًا يتمحور حول التعاونيات العمالية.
    Fakat 1900'lerin başında bulaşıcı hastalıkla ilgili doğru olan şeyler, artık psikiyatrik hastalıklar için geçerli. TED في بدايات 1900، كان القلق الأساسي يتمحور حول الأمراض المُعدية، أما اليوم فهو يتمحور حول الاضطرابات النفسية.
    Yani bu davranış tamamen bir fikri hızlı bir şekilde gerçek hayata geçirmek yada sonucunda düşüncelerinizi geliştirmek ile ilgili. TED لذلك فإن هذا التصرف يتمحور حول إحضار الاشياء بسرعة الى الواقع، وأن تتقدم طريقة التفكير بسبب ذلك.
    - En sevdiğin nokta burası mı? - Her şey tabelayla ilgili. Open Subtitles هذا مكانك المفضل كل شيء يتمحور حول الإشارات
    Kırsal ekonomi ile ilgili. Çok gizli. Open Subtitles إنه يتمحور حول الأقتصاد الريفي أنه غامض جداً.
    Hakim bey, her şey grup davası onayıyla ilgili, o kadar. Open Subtitles سيادتك الأمر يتمحور حول شهادة صِنفية لا أكثر.
    Wall Street'teki çılgınlık, sosyallikle ilgili. TED إن الهوس في وول ستريت أو شارع المال يتمحور حول الاجتماعية .
    Onu resim yaparken seyrederken, babam bana sanatın süsle ilgili olmadığını, aksine fikirleri iletmek için farklı bir yol olduğunu ve aslında bilgi ve içgörü dünyalarına köprü olacak bir şey olduğunu anlatmıştı. TED كما شاهدته يرسم، أبي علمني أن هذا الفن لا يتمحور حول قدرتك على الزخرفة لكنه كان طريقة مختلفة لتواصل الأفكار، وفي الواقع طريقة قد تقيم جسراً بين عالمي المعرفة والبصيرة.
    Tanrım, moruk dünyanın golf oyunu etrafında döndüğünü sanıyor. Open Subtitles يا إلهي، المسنّ يظن أن العالم يتمحور حول مباراة غولف
    Tüm işim çöp ve pisliklerin etrafında dönüyor, ki şikayetçi değilim bu durumdan. Open Subtitles وعملي يتمحور حول القاذورات والنفايات وانا اقبل بهذا
    Yahudi mistisizminin büyük bölümü sayılar etrafında döner. Open Subtitles وجزء كبير من التصوف اليهودي يتمحور حول الأرقام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد