Eğer beklemedikleri bir şey yapmaya çalışmazsak... ..hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | إذا لم نجرب شيئاً لا يتوقعوه سنكون جميعنا موتى |
Dikkat dağıtıcı bir şey gerek, beklemedikleri bir şey. | Open Subtitles | نحن في حاجة إلى إلهاء شيء ما لن يتوقعوه |
beklemedikleri şey ise, bizim destek kuvvetlere sahip olduğumuz. | Open Subtitles | ما لم يتوقعوه أننا سنحظى بالدعم |
Onların hiç beklemediği bir şey, tamam mı? | Open Subtitles | سيتحتم علينا القيام بشيء لن يتوقعوه منا، حسناً؟ |
Bu gerçekten de onların beklemediği bir şeydi. | Open Subtitles | هذا شىء لم يتوقعوه أبدا |
ummadıkları tek şey ise Avrupa'yı ortak bir Fransız ve Alman nefreti üzerine birleştiriyor olmaları. | TED | الشيئ الوحيد الذي لم يتوقعوه هو توحيد اوروبا خلال كراهية متوسطة من الفرنسيين والالمان |
Hiç ummadıkları hiç hazırlıklı olmadıkları bir şey. | Open Subtitles | شيءً لم يتوقعوه مطلقاً. لم يتجهزوا له. |
beklemedikleri bir şey görmemişler. | Open Subtitles | لم يروا بعد أي شيء لم يكونو يتوقعوه |
beklemedikleri biriyle karşılaştılar. | Open Subtitles | لقد قابلوا شخص ما لم يتوقعوه |
beklemedikleri biriyle karşılaştılar. | Open Subtitles | لقد قابلوا شخص ما لم يتوقعوه |
Şu an beklemedikleri tek bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء واحد لن يتوقعوه. |
beklemediği bir şeyi denemezsek, | Open Subtitles | إذا لم نجرب شيئاً لا يتوقعوه |
Hiç ummadıkları biriyle karşılaştılar | Open Subtitles | لقد قابلوا شخص ما لم يتوقعوه |