yetim olmak ne Tanrıya, ne de doğaya karşı suçtur. | Open Subtitles | ليس ثمة جريمة ضد الله أو الطبيعة أن تكون يتيما |
Bu çocuk, senin yüzünden bir yetim miskin nedeniyle senin apartmanın koşulları. | Open Subtitles | هذا الطفل اصبح يتيما بسببك بسبب الوضع الحقير لمجمع الشقق الخاص بك. |
Yaşayan akrabaları olmadığı için bir yetim olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | وانا اعتقد ان نشأ يتيما بلا اقارب احياء. |
Sen olduğun sürece bir çocuk, nasıl öksüz kalabilir? | Open Subtitles | كيف يمكن لأحد أن يكون يتيما طالما انت هنا؟ |
Her iki ebeveyni de ölen Hz. Muhammed yapayalnız kalarak, 6 yaşında hem öksüz, hem de yetim kalmıştır. | Open Subtitles | مع موت والديه الآن اصبح محمد وحيد في الدنيا يتيما بسن ست سنوات |
- Muhammed çocukluğundan beri çoban bir yetimdi! | Open Subtitles | لقد كنت أعرف محمد عندما كان يتيما يرعى الغنم |
Bende bir yetimdim. | Open Subtitles | أنا كنت يتيما أيضا |
Annemin kardeşi gibi olan Kishorilal... hayatıma girdiğinde sadece bir yetim hayatı yaşıyordum. | Open Subtitles | كنت يتيما حتى جاء كيشوريلال الذى كان بمثابة أخ لوالدتى.. ودخل حياتى |
yetim kalmıştım Kızkardeşim Maggie ile büyüdüm.. ....ve nişanlısı Joe ile. | Open Subtitles | لقد كنت يتيما قام بتربيتي شقيقتي ماغي وصديقها جو |
O bir yetim olarak büyüdü. Ben yetim değilim. Bir ailem var. | Open Subtitles | لقد نشأ يتيما اما انا فلست يتيما فقد كان ابواى على قيد الحياة |
yetim olarak büyüdüğünden beri, bir evin ne olduğu konusunda sağlıklı perspektif şekilde gelişimini durdurduğu için kızgın. | Open Subtitles | بما أنه تربى يتيما والغضب الذي طوره منعه من تطوير منظور سليم |
Bu, gelecek hakkında endişelenmeme sebep oluyordu ama sanırım çocuklar öksüz olmak üzereyken böyle hissederler. | Open Subtitles | كنت قلقا على مستقبلي بعض الشئ لكن ذلك طبيعي عندما يصبح الطفل يتيما |
Büyürken sık sık ben de öksüz olmayı diledim. | Open Subtitles | تشبهينى في كثير من الأحيان تمنيت أكون يتيما |
Bebeği daha doğmadan öksüz mü bırakacağım? | Open Subtitles | هل سأجعل هذا الطفل يتيما قبل أن يولد ؟ |
Bebeği daha doğmadan öksüz mü bırakacağım? | Open Subtitles | هل سأجعل هذا الطفل يتيما قبل أن يولد ؟ |
Ve birdenbire birdenbire öksüz kalmıştım. | Open Subtitles | للتخلص من الأعداء الخاصة بك. وفجأة... جيدا، فجأة، وكنت يتيما. |
Çizgi filmlerde olduğu gibi... öksüz kalmış akrobat. | Open Subtitles | لاعب البهلونات أصبح يتيما |
Ve Muhammed 25 yaşındaydı. O bir yetimdi. | Open Subtitles | وهو كان فى سن الخامسة والعشرون فى مقتبل شبابه وكان يتيما |
O da fakir ve yetimdi. Birileri onu bulmuştu. | Open Subtitles | اعني انه كان فقيرا و يتيما و شخصا طيب وجده و ساعده |
Doyle yetimdi. | Open Subtitles | حسنا، فى الواقع، لقد كان يتيما |
yetimdim. | Open Subtitles | كنت يتيما. |