"يجب أن أفعل ذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Bunu yapmak zorundayım
• yapmalıyım
• Bunu yapmam gerek
• Böyle yapmak zorundayım
• yapmalı mıyım

Bunu yapmak zorundayım.
يجب أن أفعل ذلك (هذا غير عقلانيّ ( كلارا

Ben Bunu yapmak zorundayım.
كان يجب أن أفعل ذلك

Evet, belki öyle yapmalıyım. Bu arada bir anlaşma yapalım.
أجل و ربما يجب أن أفعل ذلك وفي هذه الأثناء...

Bunu yapabilirim Kate. Yapmak istiyorum. Bir erkek olarak Bunu yapmam gerek!
أريد أن أفعل ذلك , كرجل , يجب أن أفعل ذلك

Hayır. Neden, yapmalı mıyım?
لا لماذا ، هل يجب أن أفعل ذلك ؟

Ve bir gün işteydim ve TED'de Stefan Sagmeister'ın bir konuşmasını gördüm konuşmanın adı "Çalışmaya Ara Vermenin Gücü" idi ve her yedi yılda bir yaratıcı projelerini gerçekleştirmek için işten bir yıl izin aldığını anlattı ve ben anında ilham aldım ve "Bunu yapmak zorundayım. Bir yıl izin almak zorundayım," dedim.
في أحد الأيام كنت في العمل، وشاهدت محادثة لستيفان ساغمايستر في TED، وكان يطلق عليها "أهمية الاجازة" وتحدث عن كيف أنه في كل سبع سنوات، كان يأخذ إجازة من العمل لسنة حتى يتمكن من القيام بمشاريعه الإبداعية، ولقد ألهمني على الفور، وقلت "يجب أن أفعل ذلك. يجب أن آخذ إجازة لسنة.

Memnun oldum, gerçekten, ama Bunu yapmak zorundayım.
لكن يجب أن أفعل ذلك لا...

Sevmeden evlendin diye, ben de mi bunu yapmalıyım?
، لأنكِ تزوجتي بدون حب هل يجب أن أفعل ذلك أيضاً ؟

Denerim, ama muhtemelen yalnız yapmalıyım, senden hoşlanmıyor sanırım.
يمكنني المحاولة، ولكن يجب أن أفعل ذلك بمفردي أعتقد أن لديه مشكلة معكِ

"Bunu yapmalıyım." diyorum. "Bunu yapmalıyım." Ve bu sanki bir işaret gibiydi.
تعرف ، "يجب أن أفعل ذلك" ، ولذا . فكانت تبدو كإشارة

Bunu yapmam gerek.
يجب أن أفعل ذلك

Lil... Üzgünüm, Ted. Bunu yapmam gerek.
ليلي - أنا آسفة ( تيد ) يجب أن أفعل ذلك -

Bunu yapmam gerek, Tal.
يجب أن أفعل ذلك , (تال).

- Sence yapmalı mıyım, George?
-هل يجب أن أفعل ذلك (جورج)؟