ويكيبيديا

    "يجب أن تتحدث" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşmalısın
        
    • konuşman gerek
        
    • konuşman lazım
        
    • konuşmak zorundasın
        
    • konuşup
        
    • konuşmalısınız
        
    • konuşman gerekir
        
    • konuşman gerekiyor
        
    • konuşman gerektiğini
        
    Onunla konuşmalısın. Biliyorsun, iş hayatın ve sosyal hayatın var. Open Subtitles يجب أن تتحدث اليها بأن هناك جانبك العملى وحياتك الإجتماعيه
    Keşke birileri burada neler döndüğü hakkında beni de bilgilendirse. Şu kızlarla konuşmalısın. Open Subtitles هل سيطلعني أحد على ما يحدث هنا يجب أن تتحدث إلى هاتين الفتاتين
    Şu adamla beni işe alması için konuşman gerek. Open Subtitles يجب أن تتحدث مع رجلك على أن يسمح لي بالمشاركة في تلك المهمة
    Çünkü seni tanımıyor, onunla konuşman lazım. Open Subtitles يجب أن تتحدث معهُ. هذا لأنهُ لا يعرفك.
    Unutma Mike bu kız Axl için özel yani kızla konuşmak zorundasın. Open Subtitles إذًا، تذكر يا مايك، تلك الفتاة مميزة جدًا عند أكسل لذا يجب أن تتحدث إليها
    Kiminle konuşup konuşmayacağına karar verecek durumda değilsin. Open Subtitles يجب أن تتحدث, لقد إرتكبت جريمة لأجله
    Phoenix'de Walter Wickland ile konuşmalısınız. Open Subtitles يجب أن تتحدث إلى رجل من فينكس يُدعى والتر ويكلاند.
    İşlerin daha iyi yürümesini istersen, gardiyanla konuşman gerekir. Open Subtitles لديكم طرق أفضل لإدارة الأشياء و يجب أن تتحدث للسجّان
    Bence George'la senin konuşman gerekiyor. Open Subtitles إذن، أعتقد أنك يجب أن تتحدث معها يا جورج
    Hayır. Onu korkutmak istemezsin herhalde. Öncelikle sudan şeyler konuşmalısın. Open Subtitles لا 0 لا تود أخافتها يجب أن تتحدث معها أولاً
    Ve sen de ofisten çıkmayan cahillere konuşmadan önce ortağına konuşmalısın. Open Subtitles وأنت، يا صديقي، يجب أن تتحدث إلى شريك قبل أن تذهب إلى الدعاوى، حسنا؟ لذا، اللعنة جزيلا.
    Onlarla konuşmalısın. Bunu sen yapmazsan, ben yaparım! Open Subtitles يجب أن تتحدث لهم ، إذا لم تفعل أنت ، سأفعل أنا
    İngilizce konuşmalısın. Ne istediğini bilmiyorum. Open Subtitles يجب أن تتحدث بالإنجليزية لاأعرف ماذا تريد
    Amcamla konuşman gerek. Güney kıyısında botlarla ilgili bir şeyler yapıyor. Open Subtitles يجب أن تتحدث مع (عمي) فهو يبني السفن في الساحل الشمالي
    Onları bu şekilde görmen ve konuşman gerek. Open Subtitles يجب أن تتحدث إليهم بهذه الطريقة
    - Öyleyse önce biriyle konuşman gerek. Open Subtitles - إذاً ، فهناك شخص يجب أن تتحدث معه أولاً .
    Benimle ve kızınla konuşman lazım. Open Subtitles يجب أن تتحدث إلي أنا و أبنتنا
    - Cal, Adam ve Mandi'yle konuşman lazım. Open Subtitles (كال)، يجب أن تتحدث مع (آدم) و (ماندي) - من؟
    - Onunla konuşmak zorundasın. - Ne kadar gurur duyduğumu mu söyleyeceğim? Open Subtitles يجب أن تتحدث إليه - و أخبره بمدي فخري به؟
    Ateş etmeden önce Almanca mı konuşmak zorundasın? Open Subtitles يجب أن تتحدث الألمانية بهذا العمر
    Kiminle konuşup konuşmayacağına karar verecek durumda değilsin. Open Subtitles يجب أن تتحدث, لقد إرتكبت جريمة لأجله
    Söyledim! Onunla konuşmalısınız. Ona bir şey olmasına dayanamam. Open Subtitles فعلت، يجب أن تتحدث إليها لا يمكنني تحمل حدوث شئ لها
    Onunla konuşman gerekir. Open Subtitles يجب أن تتحدث معها
    - Dostum avukatınla biraz konuşman gerekiyor. Open Subtitles ـ يا صديقي، يجب أن تتحدث مع محاميك على انفراد.
    İçimden bir ses en azından güney aksanıyla konuşman gerektiğini söylüyor, ahbap. Open Subtitles يجب أن تتحدث علي الأقل بلهجة جنوبية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد