Gemimizin nerede olduğunu ve onu nereye uçuracağını bilen tek kişi o, bu yüzden yaşamak zorunda. | Open Subtitles | حسناً, أنه الوحيد الذي يعرف أين مكان سفينتنا وإلى أين يذهب, ولهذا يجب أن يعيش |
Herkes yalnız yaşamak zorunda. | Open Subtitles | كل شخص يجب أن يعيش لوحده. |
Doktor yaşamak zorunda. | Open Subtitles | الدكتور يجب أن يعيش |
Ama Polonya bağımsızlığı kurgusunun korunması için Bielawski'nin hayatta kalması gerek. | Open Subtitles | لكن (بيلواسكي) يجب أن يعيش "ليُحافظ على خيال "الحرية البولاندية |
Ama Polonya bağımsızlığı kurgusunun korunması için Bielawski'nin hayatta kalması gerek. | Open Subtitles | لكن (بيلواسكي) يجب أن يعيش "ليُحافظ على خيال "الحرية البولاندية |
- Ahtapot gölde yaşamalı. - Bu bir tür akıntı. | Open Subtitles | ــ الأخطبوط يجب أن يعيش في البحيرة ...ــ هذا نوع من الينابيع |
Söz konusu bile değil. Stephen yaşamak zorunda. | Open Subtitles | الأمر لا يحتمل السؤال (يجب أن يعيش (ستيفن |
Bu kalp yaşamak zorunda. | Open Subtitles | هذا القلب يجب أن يعيش |
- Ve Merlin genç Pendragon ne pahasına olursa olsun, yaşamalı. | Open Subtitles | ْ ( بندراغون ) الشاب يجب أن يعيش مهما كانت التكلفة |
İnsanlar birbirini severek yaşamalı. | Open Subtitles | يجب أن يعيش الناس على محبة بعضهم البعض |
Herkes kendi hayatını yaşamalı. | Open Subtitles | يجب أن يعيش الكلّ حياته |