Peki, Jesse, Sanırım akşamları geçirmek için başka bir yol bulmamız gerek. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب علينا إيجاد طريقة أخرى لتقضية أمسيتنا |
Peki, Jesse, Sanırım akşamları geçirmek için başka bir yol bulmamız gerek. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب علينا إيجاد طريقة أخرى لتقضية أمسيتنا |
Yakın bir zamanda hiçbir yere gidemeyiz. Bu adadan çıkmak için başka bir yol bulmamız gerek yani. | Open Subtitles | لذا يجب علينا إيجاد طريقة أُخرى للخروج من هذه الجزيرة. |
O zaman o kaynakları açmak için bir yol bulmalıyız değil mi? | Open Subtitles | إذاً يجب علينا إيجاد طريقة لفتح هذا البئر، أليس كذلك؟ |
Liman yok oldu. Başka bir yol bulmalıyız. | Open Subtitles | الميناء اختفى، يجب علينا إيجاد طريقة أخرى |
Yani ilk önce asansöre tekrar güç sağlamanın yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لذا يجب علينا إيجاد طريقة لإعادة إمداد المصعد بالكهرباء أولًا. |
Yani ilk önce asansöre tekrar güç sağlamanın yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لذا يجب علينا إيجاد طريقة لإعادة إمداد المصعد بالكهرباء أولًا. |
Evet, onun tekrar kendisi olması için bir yol bulmalıyız. | Open Subtitles | نعم , يجب علينا إيجاد طريقة ليعود إلى رشده مرة لأخرى |
Onu kurtarmak için bir yol bulmalıyız. | Open Subtitles | لذا , يجب علينا إيجاد طريقة لحفظها |
Onu bize çekmenin bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا إيجاد طريقة لإغرائه بالعودة إلينا |
- ...bunu durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. - Ama nasıl? | Open Subtitles | يجب علينا إيجاد طريقة لإيقاف هذا ولكن كيف ؟ |
Huzur içinde çalışmanın bir yolunu bulmalıyız Dan. | Open Subtitles | يجب علينا إيجاد طريقة مناسبة لكي نعمل جميعاً في سلام |