Şu var ki bazılarımız hâlâ haklarının olması için mücadele veriyor. | TED | لكن بعضنا ما زال يحارب من أجل الحصول على حقوق. |
Demek istediğim, bir avukat müvekkili için mücadele etmeli, para yürütmekten sakınmalı. | Open Subtitles | إنني أؤمن أن المحامي يجب أن يحارب من أجل موكِّله و ألا يسرق ماله |
İyi bir neden için savaşan her insan kahramandır, Kristian. | Open Subtitles | . كل إنسان يحارب من أجل الخير يكون بطلاً ، كريستيان |
savaş kahramanı, inandığı şeyler için savaşır. | Open Subtitles | بطل الحرب الذي يحارب من أجل ما يؤمن به |
İnsan, inandığı şey için savaşmalı. | Open Subtitles | يجب على المرء أن يحارب من أجل ما يؤمن به |
O Hindu özgürlüğü için savaşmıyor, Hindistan'ın özgürlüğü için savaşıyor. | Open Subtitles | انهم فقط يستخدمونك هو لا يحارب من أجل حرية الهندوس هو يحارب من أجل حرية الهنود |
Hastanede hayatı için mücadele ediyor şu anda.... ...ve istediği tek şey sensin. | Open Subtitles | . إنه في المشفى ، يحارب من أجل حياته الآن . و الشيء الوحيد الذي يسأل عنه هو أنت |
Roma ya da cumhuriyet için mücadele etmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يحارب من أجل (روما) أو الجمهوريّة. |
Çocuklar için savaşan bir ordu. | Open Subtitles | من النوع الذي يحارب من أجل الأطفال. |
Colum, MacKenzieler için savaşır. | Open Subtitles | الكولوم يحارب من أجل آل ماكنزي |
Hüsrev babası, tahtı ve hükümdarlığı için savaşmalı ama aşkı için kılını kıpırdatmamalı. | Open Subtitles | و (خسرو) يجب أن يحارب من أجل أبيه و عرشه. منأجلمملكته. لكن ليس من أجل حبه. |
Ne için savaşıyor ediyor? | Open Subtitles | يحارب من أجل ماذا؟ |