ويكيبيديا

    "يحاكم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • mahkemeye
        
    • yargılanıyor
        
    • yargılanan
        
    • yargılanacak
        
    • mahkemede
        
    • yargılanmıyor
        
    • yargılanmasını
        
    • YARGILANMADI
        
    • yargılanamaz
        
    • yargılanmalı
        
    Aslında, intihara kalkışıp hayatta kalan bir kimse, sonradan mahkemeye bile çıkarılamaz. Open Subtitles الحقيقة أن ما أن أحد ينجو من محاولة الانتحار يحاكم بعدها
    Sanığın mahkemeye gitme hakkı var. Devletin yok. Open Subtitles المشتبه لديه الحق بأن يحاكم والولاية ليس لديها
    Bir ailenin oğlu diğer ailenin kızını öldürmek suçundan yargılanıyor. Open Subtitles حينما تدرك بأن إبن تلك العائلة يحاكم بسبب قتله لإبنة العائلة الأخرى.
    Gece gündüz, tanrılara sövdüğü için... yargılanan Nasıralı peygamberinden başka hiçbir şey düşünmüyor. Open Subtitles الا فى هذا النبى الناصرى الذى يحاكم بتهمة الكفر الان
    Çok akıllıca komiser. Yine de yetişkin olarak yargılanacak. Open Subtitles ذكي جداً ملازم , لكن مع ذلك سوف يحاكم كبالغ
    Bu mahkemede cinayetten yargılanması gereken odur. Open Subtitles انس هذا، إن كان يجب أن يكون من يحاكم للقتل، فيجب أن تكون هي
    Ama bunun için yargılanmıyor. Open Subtitles لكنة لا يحاكم هنا لهذا السبب
    Tekrar yargılanmasını isteyemezsin. Open Subtitles ولايهم هذا الهرّاء تعتقد بأنّك لديك عليه. لا يمكن أن يحاكم مجدداً على أيّ حال.
    Kimse Kaptan'ın emirlerini dinlediği için askeri mahkemeye çıkmamıştır. Open Subtitles لم يحاكم أحد لمتابعة اوامر القائدَ
    - Bu senin son şansın. - Muhtemelen bundan dolayı askeri mahkemeye çıkacak. Open Subtitles إنها فرصتك الأخيرة؛ إحتمال كبير أن يحاكم عسكريا جراء ذلك!
    Tabii ölüm cezasıyla yargılanmak üzere mahkemeye gelmek isterse! Open Subtitles ما لم يحاكم لارتكابه جريمة كبرى
    Harika. O zaman Preston Giles'ın yerine ben yargılanıyor olurdum. Open Subtitles -عظيم ,كنت انا الذى يحاكم الآن وليس جايلز
    Silah kaçırma suçuyla yargılanıyor... muhtemelen senin için. Open Subtitles ،هو يحاكم بتهمة تهريب الأسلحة لا شك لك
    Yetişkin olarak yargılanıyor. Open Subtitles حيث سوف يحاكم كبالغ.
    Çünkü burada bu gün yargılanan Jim Williams olmasına rağmen şartlara baktığımda kendimi onun yerinde düşünüyorum ama Tanrının sayesinde, siz bulunmuyorsunuz ne de ben. Open Subtitles لأنة بالرغم من أنة جيم ويليامز يحاكم اليوم عندما انظر للظروف
    Bugün, son 2 senede 3. kez yargılanan ünlü Baba Joe Yakavetta'nın mahkemesi var. Open Subtitles يحاكم اليوم للمرة الثالثة في سنتين زعيم المافيا الغير مشهر ياكافيتا
    Efendim,Yüzbaşı Karan Veer Dogra casusluk suçlamasıyla Çinli bir mahkeme tarafından yargılanacak. Open Subtitles الكابتن كاران فير دوغرا سوف يحاكم في ... محكمة صينية بتهم التجسس
    Bugün burada mahkemede olan Albay Terry Childers Open Subtitles الذى يحاكم هنا اليوم يوم من الحزن
    Başpiskopos yargılanmıyor. Open Subtitles السقفية ليست من يحاكم
    Onun Uluslararası mahkemede yargılanmasını istiyorum ben. Open Subtitles أريد أن أراه يحاكم في المحاكمة الدوليّة
    VİYANA'DAKİ OPEC SALDIRISI YÜZÜNDEN HİÇ BİR ZAMAN YARGILANMADI. Open Subtitles "{\fad(500,500)}{\pos(190,190)}" لم يحاكم من أجل مداهمته أوبك في فيينا
    Aynı suçtan bir daha yargılanamaz. Open Subtitles فلن يحاكم على نفس الجريمة
    yargılanmalı ve insanlığa karşı işlediği suçlardan mahkum olmalı. Open Subtitles علي أن يحاكم و تتم إدانته بإرتكاب جرائم ضد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد