Ben söylüyorum, o üzerine almak asla, çocuklarının öldürmeye çalışıyor kendi kocası ? | Open Subtitles | أنا أقول لك لن تستطيع أن تتغلب على هذا زوجها يحاول أن يقتل إبنهما ؟ |
Kafanı salgın saçmalıklarıyla doldurdu. Şimdi de birini öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | وشغل تفكيرك بهذه الأشياء عن الوباء والآن يحاول أن يقتل شخص ما |
Kendini öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | لقد كان يحاول أن يقتل نفسه |
Seninle çalışan kadınları öldürmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يحاول أن يقتل النساء اللائي يعملن معك |
Kral'ı öldürmeye çalışıyordu. Ona izin veremezdim. | Open Subtitles | لقد كان يحاول أن يقتل الملك و لم أستطع أن أتركه يفعل ذلك. |
Oğlumu öldürmeye çalışıyor kim? | Open Subtitles | من يحاول أن يقتل ابني ؟ |
Gideon onu durdurmak zorunda Wyatt, öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | (إن (غيديون) يحاول أن يقتل (وايت يجب أن نوقفه |
O benim oğulları öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يحاول أن يقتل أبنائي |
Bu ormandaki yaşayan her şey diğerini öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول أن يقتل الآخر |
Etrafına bak Owen. Bu ormandaki yaşayan her şey diğerini öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | أنظر حولك يا (أوين)، أن كل شيء حي في هذه الغابة يحاول أن يقتل الآخر. |
Hayır, Wyatt öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | (لا ، إنه يحاول أن يقتل (وايت |