Hiccup patronmuş gibi davranıyor fakat o sana yardım etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | هيكب من نوع المتسلط ، ولكن انظر انه يحاول مساعدتك |
Adam sana yardım etmeye çalışıyor. Alsana kitabı. | Open Subtitles | إنّه يحاول مساعدتك يا صاح خذ الكتاب فحسب |
Bilinçaltın sana yardım etmeye çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | أنا أتساءل وحسب إن كان اللاوعي لديك يحاول مساعدتك. |
Kurt'un sana yardım etmeye çalıştığını biliyorum bazı eski kıyafetlerini getiriyor ama payetli jokey pantolonların sana uygun olduğunu pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أن أعلم أن كورت كان يحاول مساعدتك باعطائك بعض ملابسه ولكن لا أعتقد بأن بناطيل ركوب الخيل المطرزة مناسبة لك |
Ortağınızın size yardım etmeye çalıştığını da anlıyorum. | Open Subtitles | و أتفهم ان شريكك يحاول مساعدتك |
Ben Sana yardım etmeye çalışan tek kişiydim. | Open Subtitles | أنا الشخص الذي يحاول مساعدتك |
Çocuk sana yardım etmeye çalışıyor gerizekâlı. | Open Subtitles | إنهُ يحاول مساعدتك أيها الأحمق. |
Sana yardım etmeye çalışıyor gibi bir hali var. | Open Subtitles | يبدو أنه يحاول مساعدتك |
Sana yardım etmeye çalışıyor gibi bir hali var. | Open Subtitles | يبدو أنه يحاول مساعدتك |
Sana yardım etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنّه يحاول مساعدتك. |
Sana yardım etmeye çalışıyor. Sakin. | Open Subtitles | إنه يحاول مساعدتك بكل رويَّة |
yardım etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يحاول مساعدتك |
Fi, sana yardım etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | في, انه يحاول مساعدتك |
Sana yardım etmeye çalışırken onu demene gerek yok. | Open Subtitles | لم يكن هناكِ داع ٍ لذلك، وخاصة مع شخص ٍ يحاول مساعدتك |