Bu akşam sana hiçbir şey olmayacak. Söz veriyorum. | Open Subtitles | لن يحدثَ لكِ شيءٌ الليلة أعدكِ بذلك |
Bu asla olmayacak bir şey. | Open Subtitles | هذا لن يحدثَ أبداً. ألا تعتقدين ذلك؟ |
Eğer uslu durursan sana hiçbir şey olmayacak. | Open Subtitles | و إن أحسنتِ التّصرّف فلن يحدثَ لكِ شيء |
Bu bir daha asla olmayacak. | Open Subtitles | و أنّ هذا أبداً لن يحدثَ مجدّداً |
Böyle bir şey olamaz. Olmaması gerek. | Open Subtitles | من المستحيلِ أن يحدثَ هذا، يجب ألا يحدثَ هذا |
Ben görevdeyken hiçbir şey olmayacak. | Open Subtitles | لن يحدثَ أيَّ شئٍ أثناء مناوبتي |
Evet, öyle bir şey olmayacak, adamım. | Open Subtitles | .أجل، ذلكَ لن يحدثَ يا رجل |
Öyle bir şey asla olmayacak. | Open Subtitles | هذا لن يحدثَ ابداً |
olmayacak yine de. Naruto Uzumaki. | Open Subtitles | حسنٌ، لن يحدثَ ذلكَ بأي حال. 594)}أوزوماكي ناروتو |
Bak, bu olayın tekrarı olmayacak, alvey. | Open Subtitles | أسمع لن يحدثَ مُجددا يا الفي |
Bu akşam olmayacak bu iş. | Open Subtitles | إنّ الأمرَ لن يحدثَ الليلة. |
Jessica, barışmaya istekliyim, fakat bu asla olmayacak. | Open Subtitles | (جيسكا), إني أرغب بأن أُعقِدَ سلامًا، لكن لن يحدثَ ذلك. |
Öyle bir şey olmayacak. | Open Subtitles | لن يحدثَ هذا أبداً |
- olmayacak, Jimmie. - Olacak. | Open Subtitles | لن يحدثَ ذلكـ أبداً - بلى ستحدث - |
- Bu olmayacak. | Open Subtitles | -أجل. -حسنٌ لن يحدثَ ذلك. |
Bu olmayacak, Mary. | Open Subtitles | (هذا لن يحدثَ (ماري |
- Bu asla olmayacak Charlotte. | Open Subtitles | هذا لنْ يحدثَ ابداً يا (شارلوت)- لكن... |
Yerine getirilmesi gereken özel işlerim, başıma bir şey gelirse diye. | Open Subtitles | يجبُ أن أرتب شؤوني الشخصية . وأيضاً لا يجب أن يحدثَ ليّ أيُ شئ |
Anlatmadı çünkü, sana bir şey olmasını istemiyordu. | Open Subtitles | اظنُ انهُ بسبب انهُ لم يرد اي شئ ان يحدثَ لكِ |