Meslektaşının başına gelen şeyin senin başına da gelmesini istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن يحدث لكِ نفس الآمر الذي حدث لزميلكِ |
Babanın başına gelenin, senin başına gelmesi gerekmez. | Open Subtitles | وأن ماحدث لوالدك ليس بالضروره أن يحدث لكِ |
Bana yerini söylersen, senin başına fazla bir şey gelmemesi için elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | اذا اخبرتينى اين هو سأبذل ما بوسعى لاتأكد انه لن يحدث لكِ شىء |
Son zamanlarda ne oluyor sana? | Open Subtitles | ما الذي يحدث لكِ مؤخراً ؟ |
Bunun sana olmasına izin vermeyeceğiz. | Open Subtitles | لن ندَعْ هذا يحدث لكِ |
- Başına gelen bir şey yok. | Open Subtitles | لاشئ يحدث لكِ. |
Bununla dalga geçmemelisin. Senin de başına gelebilir. | Open Subtitles | يجب ألّا تسخري من ذلك، قد يحدث لكِ أيضًا |
Bir de iyi tarafından bak. Genellikle sana üç metre uzaklıkta oluyorum, ...senin başına kötü bir şey gelirse, büyük ihtimalle benimde başıma gelecek. | Open Subtitles | حسنًا، أقصد انظري للجانب المشرق، عادتًا أتواجد بجوارك لذا أي شيء مريع يحدث لكِ ، فغالبًا ما سيقع ليّ. |
Bunun senin başına geldiğini görmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أرى هذا يحدث لكِ يا ريتا |
senin başına birşey gelmesini isteyeceğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظنّين أنني أريد أن يحدث لكِ شئ ؟ |
Görüyorsun, ölüm sadece senin başına gelmiyor Lydia. Etraftaki herkesin başına geliyor, anladın mı? | Open Subtitles | أترين ، الموت لا يحدث لكِ "ليديا" يحدث للجميع من حولك ، موافقة ؟ |
senin başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدع أيّ شئ يحدث لكِ |
Bunun sana olmasına asla izin vermem. | Open Subtitles | لن أدع ذلك يحدث لكِ قطّ. |
Eminim Senin de başına geldiğinde sen de atlatırsın. | Open Subtitles | أنا متأكدة من أنكِ ستتعاملين مع الأمر عندما يحدث لكِ |