O adam aşağıda bulacağımız herhangi bir şeyden çok daha fazla korkutuyor beni. | Open Subtitles | أخبرك صراحة ان هذا الشخص يخيفنى أكثر مما سنجدة بالأسفل |
Hava karardı ve Quentin Fields'i öldüren kişiyi hâlâ bulamadılar bu da beni biraz korkutuyor. | Open Subtitles | ان الدنيا مظلمة ولاذلنا لم نعلم من فتل كوينتن فيلد وهذا يخيفنى |
Ölebileceğimi biliyorum ve bu beni korkutuyor. | Open Subtitles | انا اعرف ان هناك احتمال ان اموت, و هذا يخيفنى, |
Sadece beni terk etmenden korkuyorum. | Open Subtitles | إن الشىء الوحيد الذى يخيفنى هو أن تهجرنى |
Bu beni hiç korkutmuyor. Kesemi doldurdum ben. | Open Subtitles | ذلك لا يخيفنى اطلاقاً لقد جنيت ما أستحقه |
Cane'in işleri hakkında Beni korkutan şey... eğer gerçeklik onun görüşünü paylaşsaydı neler olabileceği. | Open Subtitles | الذى يخيفنى فى عمل كان.. الذى يمكن أن يحدث فى الحقيقة |
- Burası ödümü koparıyor! Vahşiler saklanıyor olabilir. | Open Subtitles | هذا المكان يخيفنى فالمتوحشون ربمايكونونمختبئونباى مكان. |
Bunun beni korkutması gerekiyorduysa, zamanınızı boşuna harcıyorsunuz. | Open Subtitles | اذا كان يُفترض بهذا أن يخيفنى فأنت تضيع وقتك |
Mezarlık vardiyası. O yer tüylerimi ürpertiyor. | Open Subtitles | فترتى بالمقبرة هذا المكان يخيفنى |
Bu gerçekle yüzleşmek beni o dışarıdaki şeylerden daha çok korkutuyor. | Open Subtitles | إنه يخيفنى أكثر من تلك الأشياء التى فى الخارج. |
Jonathan'ı düşünmek bile beni korkutuyor. | Open Subtitles | . مجرد التفكير فى جوناثان يخيفنى |
Bu düşüncelerim beni korkutuyor. | Open Subtitles | هذا الظن يخيفنى يا أختى العزيزة |
- Aç değilim. Giderek kardeşim Annie'ye benzemesi beni korkutuyor. | Open Subtitles | ما يخيفنى أنها تبدو أكثر و أكثر مثل أختى " آنى" |
Marcia, demek istediğim, milyonlarca insanın bana inanması söylediklerimi yapmaları beni korkutuyor. | Open Subtitles | "مارشيا " ، إن ما اردت قوله أن وجود الملايين الذين يؤمنون بى و يفعلون ما أقوله لهم هذا يخيفنى |
Bu durum beni de korkutuyor, haberiniz olsun. | Open Subtitles | و دعنى أخبرك أن هذا يخيفنى ايضاً |
Şu Crab Key beni çok korkutuyor. | Open Subtitles | مفتاح السرطان البحرى ذلك يخيفنى كثيرا |
- Değiş tokuş için kullanacak. - Ben de bundan korkuyorum. | Open Subtitles | ـ سيحاول أولا المقايضه بها ـ هذا هو ما يخيفنى |
Sarah, doğrusu bu maskeli balolardan çok korkuyorum ben. | Open Subtitles | ساره" يحب أن أخبرك" التنكر يخيفنى للغايه |
- Ve korkuyorum, tamam mı? | Open Subtitles | -وهذا يخيفنى,حسنا؟ |
Ölüm beni korkutmuyor, en azından kendimin ki. | Open Subtitles | ـ إن الموت فى حد ذاته لا يخيفنى .. موتى أنا على الأقل |
Beni korkutan şey bazen, herhangi bir yerde kötü bir rüzgar eser. | Open Subtitles | ...الأن ما يخيفنى أحيانا , من حيث لا تعلم رياح شديدة تهب |
Cenazelerin ve ölünün başında beklemenin ödümü kopardığını da söylemeden geçemeyeceğim. | Open Subtitles | حسنا , على كل حال السهر والجنائز يخيفنى تماما |
Bunun beni korkutması gerekiyorduysa, zamanınızı boşuna harcıyorsunuz. | Open Subtitles | اذا كان يُفترض بهذا أن يخيفنى فأنت تضيع وقتك |
Bu şey tüylerimi ürpertiyor. | Open Subtitles | هذا يخيفنى جداً |