Bu yaşlı adam asla, önemli bir işi yapmam için bana izin vermez. | Open Subtitles | هذا الرجل العجوز لا يدعنى أقوم بأى عمل مهم |
Babam onu okumama izin vermez. | Open Subtitles | والدى لن يدعنى اقرأ هذا. |
Charley dokunmama hiç izin vermez. | Open Subtitles | (تشارلي) لم يدعنى ألمسه |
Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ama o bana izin vermiyor. | Open Subtitles | احاول التطوير من نفسى , لكنه لا يدعنى افعل ذلك |
Yani yardım etmeye çalışıyorum ama buna izin vermiyor ve... | Open Subtitles | ما اعنيه انى احاول المساعدة و لكنه لا يدعنى افعل ذلك |
Hep beni seyrediyor, Gözünün önünden ayrılmama hiç izin vermiyor. | Open Subtitles | انه دائم النظر لى لا يدعنى أغيب عن عينه |
Bana o izin vermiyor. Ben... | Open Subtitles | إنه لن يدعنى أنافقط.. |
Gibi... - Kapatmama izin vermiyor. | Open Subtitles | . هو لا يدعنى أُنهى المكالمة |
Gaines henüz gitmeme izin vermiyor. | Open Subtitles | "جينز" لم يدعنى اذهب |
Bauer izin vermiyor. | Open Subtitles | (باور) لا يدعنى |